Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/13548 E. 2014/14419 K. 02.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13548
KARAR NO : 2014/14419
KARAR TARİHİ : 02.12.2014

MAHKEMESİ : KÜTAHYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/11/2013
NUMARASI : 2012/157-2013/392

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …. Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 8 parsel sayılı 11.449.21, 208 ada 12 parsel sayılı 1.884.96, 201 ada 1 parsel sayılı 45.23, 104 ada 165 parsel sayılı 3.975.93, 111 ada 5 parsel sayılı 11.826.61, 111 ada 33 parsel sayılı 3.519.14, 127 ada 7 parsel sayılı 4.563.30, 138 ada 6 parsel sayılı 5.299.94, 196 ada 10 parsel sayılı 1.015.94, 203 ada 9 parsel sayılı 507.98, 207 ada 2 parsel sayılı 123.10, 208 ada 15 parsel sayılı 334,53 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar miras yoluyla gelen hakka, paylaşım ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalının murisi A. E. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı İ.. Ş.. çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında taksim edilmediği iddiasına dayanarak 1/2 payının tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, dava konusu 102 ada 8, 208 ada 12 ve 202 ada 1 parsel sayılı taşınmazların 1/2 payının, 104 ada 165, 111 ada 5 ve 133, 127 ada 7, 138 ada 6, 196 ada 10, 203 ada 9, 207 ada 2 ve 208 ada 15 parsel sayılı taşınmazların ise 34/80 payının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı A.. E.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dilekçesinde, çekişmeli taşınmazların müşterek muris E. kaldığını ve 1/2 oranında miras payı bulunduğunu iddia etmiş; davalı ise, babası Ali ile davalının annesi Ayşe arasında mirasın 1973 tarihli senetle taksim edildiğini, bu taksim uyarınca davacının annesine düşen yerlerin tapularını davacıya vermeye hazır olduğunu ancak diğer yerlerin paylaşım nedeniyle babası Ali’ye ait olduğunu savunmuştur. Tüm dosya içeriği, kararın dayandığı deliller ve yasaya uygun gerektirici nedenler karşısında, çekişmeli taşınmazların öncesinin tarafların murisi Emin’den intikal ettiği, Emin’in davacı ve davalı dışında da mirasçılarının bulunduğu, diğer mirasçıların taraf olmayıp sıhhati de usulen kanıtlanamayan 1973 tarihli senedin geçersiz bulunduğu ve Emin mirasının tüm mirasçılarının katılımı ile yöntemince taksim edilmediği anlaşılmakta olup, bu hususlar mahkemenin de kabulündedir. Ne var ki mahkemece, bu kabulden hareketle, diğer çekişmeli taşınmazlar yönünden davacının davasının, miras payı ile sınırlı olarak kabulüne karar verilirken, çekişmeli 102 ada 8, 208 ada 1 ve 202 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar yönünden davacının davayı kabul ettiği ve davacının dava dilekçesinde 1/2 oranında adına tescil talebinde bulunduğu belirtilerek, söz konusu taşınmazların 1/2 payı yönünden tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline dair hüküm kurulmuştur. Mahkemenin, davanın miras payı ile sınırlı olarak kabulüne dair değerlendirmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de, dava konusu 102 ada 8, 208 ada 1 ve 202 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar yönünden, davalının davayı kabul ettiği yönündeki değerlendirmesinde isabet bulunmamaktadır. Davacı, çekişmeli taşınmazların mirasçılar arasında taksim edilmediğini iddia etmiş, davalı ise cevabında mirasın taksim edildiğini bu taksimde davacının murisine verilen yerler olduğunu, bu yerleri davacı tarafa devretmeye hazır olduğunu ancak diğer çekişmeli taşınmazların taksimde babasına isabet ettiğini bildirmiştir. Davalının bu beyanının bölünerek, 102 ada 8, 208 ada 1 ve 202 ada 1 parseller yönünden davanın kabul edildiği şeklinde yorumlanması dosya kapsamına uygun değildir. Mahkemece, davalının kanıtlanamayan savunmasına itibar edilmeyip, haklı olarak mirasın taksim edilmediği kabul edildiğine göre çekişmeli tüm taşınmazlar yönünden davacının davasının miras payı ile sınırlı olarak kabulüne karar verilmesi gerekirken, davalının beyanlarına yanlış anlam verilerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.