YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13374
KARAR NO : 2014/10689
KARAR TARİHİ : 25.09.2014
MAHKEMESİ : VİRANŞEHİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/09/2013
NUMARASI : 2011/422-2013/565
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı H.. Ç.. vekili, mevki ve yönlerini dava dilekçesinde bildirdiği kadastro sırasında tescil harici bırakılan taşınmazın kadastro sonrası nedene dayanarak davacı adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 97.169,78 metrekare yüzölçümüdeki bölümün davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı taraf yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaza komşu .. parsel sayılı taşınmaz mera olduğu halde mahkemece usulüne uygun kadim mera araştırması yapılmamış, keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler aynı köyden seçilmiş, 21.06.2013 tarihli keşifte mahkeme gözlemine hiç yer verilmemiş, 1984 yılına ait tek hava fotoğrafı uygulanmış ve hava fotoğrafı incelemesine ziraat ve jeolog bilirkişi raporunda yer verilmiş, tek kişinin düzenlediği denetime elverişli olmayan zirai bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır. Öte yandan karar tarihinden sonra 30.03.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6360 sayılı Kanun gereğince çekişmeli taşınmazın bulunduğu Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş, Büyükşehir Belediyesi olan illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içerisinde yer alan köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, köyler mahalle olarak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılmıştır. Hal böyle olunca doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle Viranşehir Belediyesi ile Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesini davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre verilmeli, taraf teşkili sağlandıktan sonra davaya devam edilmeli, bundan sonra dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait en az üç ayrı evreye ilişkin streoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından getirtilerek dosyaya konulmalı, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişilere belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılarak; çekişme konusu taşınmazın, önceki ve şimdiki niteliği, arazinin ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren olduğu konusunda rapor düzenlettirilmeli, daha sonra taşınmaz başında önceki zirai bilirkişi dışında 3 kişilik zirai bilirkişi ile fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi kurulu ile keşif yapılmalı, mahkeme gözlemi tutanağa geçirilmeli, 3 kişilik zirai bilirkişi heyetinden çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ile komşu parsellerin toprak yapısının mukayese edildiği, taşınmazın tamamının ya da bir bölümünün tarıma elverişli olup olmadığı, ne zamandır tarım arazisi olarak kullanıldığı hususlarına dair rapor alınmalı, dosyada hükme esas alınan zirai bilirkişi raporu ile çelişki doğması halinde çelişkinin giderilmesine çalışılmalı, fen bilirkişinden keşfi izlemeye elverişli rapor ve harita düzenlemesi istenilmeli, önceden belirlenecek davada yararı bulunmayan komşu köylerden seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarından taşınmazın öncesinin ne olduğu, mera veya tarım arazisi olup olmadığı, kim tarafından nasıl zilyet ve tasarruf edildiği hususlarında olaylara dayalı olarak beyan alınmalı, taşınmazın öncesinin imar-ihyaya muhtaç yerlerden olduğunun belirlenmesi halinde, imar-ihyası tamamlanmış ise tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık zilyetlikle kazanma süresinin dolup-dolmadığı saptanmalı, HMK’nın 290/2. maddesi uyarınca birlikte keşfe götürülecek bir fotoğrafçı aracılığıyla taşınmaz ve çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğrafları çektirilip mahkemece onaylandıktan sonra dosya arasına konulmalı, daha sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 25.09.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.