YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12584
KARAR NO : 2014/15231
KARAR TARİHİ : 15.12.2014
MAHKEMESİ : PAZAR 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/10/2013
NUMARASI : 2011/22-2013/431
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu … Köyü çalışma alanında bulunan 114 ada 27, 148 ada 5, 147 ada 4, 145 ada 9 ve 10 parsel sayılı 682.60, 761.76, 4.601.26, 108.92, 3.899.30 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Rüştü evlatları B.. C.., M.. H.., L.. U.., E.. H.. ve H. H. adına eşit paylar altında tespit edilmiştir. Davacı Z.. B.., taşınmazların ortak muris A.. H..’dan intikal ettiği ve miras payı bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Yargılama sırasında, M.. U.., N. U. mirasçıları ve S.. Ç.., aynı iddiaya dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 114 ada 27, 148 ada 5, 147 ada 4, 145 ada 9 ve 10 sayılı parsellerin tapu kayıtlarının A.. H..’ın veraset ilamında davacıların ve asli müdahillerin miras payları oranında iptali ile iptal edilen kısmın yine davacıların ve asli müdahillerin miras payları oranında tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı M.. H.. mirasçısı M.. H.. tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, tapu kaydı iptal edilip tescil hükmü kurulurken infazda terreddüt uyandırmayacak şekilde ve taşınmazın kimler adına hangi paylar oranında tesciline karar verileceği gösterilerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece taşınmazın veraset ilamına göre davacı ve müdahil davacılar adına tesciline karar verilmiş ise de; adına tescil kararı verilenlerin kimler olduğu ve payları açıkça belirlenmediği gibi davaya müdahil olan S.. Ç..’ın A.. H..’ın mirasçısı olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; taşınmazın kim ve kimler adına hangi paylar oranında tescil edildiği açıkça belirtilerek açık ve infazda tereddüt uyandırmayacak şekilde tescil hükmü kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 15.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.