Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/12433 E. 2014/11031 K. 02.10.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12433
KARAR NO : 2014/11031
KARAR TARİHİ : 02.10.2014

MAHKEMESİ : AKKUŞ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2013
NUMARASI : 2009/203-2013/386

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ….. Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 200 ada 52 parsel sayılı 10.843,23 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 5/7 payı H.. A.., 1/7 payı F.. D.. ve 1/7 payı E.. D.. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı H.. Ç.. ve müşterekleri; satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu kaydının iptali ve adlarına payları oranında tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, Ordu İli … İlçesi …Beldesi … Mahallesinde … Mevkiinde bulunan 17.09.2013 havale tarihi ile fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 10.843.23 m2’lik taşınmazın tapudan tescilinin iptali ile davacılar adına miras payları oranında tesciline karar verilmiş, ardından 02.01.2014 tarihli tashih şerhine ilişkin kararla Mahkemenin 22.10.2013 tarih, 2009/203 Esas ve 2013/386 sayılı kararının hüküm fıkrasının 1. maddesinin iptali ile hüküm fıkrasının 1. maddesinin “davacının davasının kısmen kabulü ile; çekişmeli 200 ada 52 parsel sayılı taşınmazın 17.09.2013 havale tarihli fen bilirkişisinin raporda belirtilen haritada (A) harfi ile gösterilen 10.843.23 m2’lik taşınmazın davalılar adına olan tapu tescilinin iptali ile taşınmazın fındık bahçesi niteliğinde davacılar adına dosyada mevcut Ünye Sulh Hukuk Mahkemesinin 21.07.2009 tarih, 2009/934 Esas, 2009/892 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında tapuya tesciline” şeklinde hükmün tashihine karar verilmiş; hüküm, davalı H.. A.. tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesi uyarınca hükmün sonuç kararında gerekçeye ait bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümler, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Kısaca; hakim, infazı kabil hüküm kurmak zorundadır. Ne var ki, mahkemece verilen hüküm infazı kabil değildir. Hükme esas alınan 17.09.2013 havale tarihli fen bilirkişi raporunda çekişmeli 200 ada 52 parselin tamamı (A) harfi ile gösterilmiştir. Mahkemece, davacı adına tesciline karar verilen (A) harfi ile gösterilen alanın aslında taşınmazın tamamını ihtiva ettiği, ancak hükümde çekişmeli taşınmazın bir bölümüne ait olduğu izlenimini uyandırdığı açıktır ve bu yönüyle infazı kabil değildir. Bununla birlikte
02.01.2014 tarihli tashih kararında muris İdris D..a ait olmayıp, İ.. D..’ın babası olan O.. D..’a ait olan Ünye Sulh Hukuk Mahkemesinin 21.07.2009 tarih ve 2009/934 Esas, 2009/892 Karar sayılı veraset ilamına atıf yapılması da isabetsiz olup, davalı H.. A..’ün temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 02.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.