YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12112
KARAR NO : 2014/10127
KARAR TARİHİ : 18.09.2014
MAHKEMESİ : BİSMİL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/07/2013
NUMARASI : 2010/205-2013/661
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı İ.. A..; K.Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında Ş.. Ö.. ve müşterekleri, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının davasının kabulüne, müdahil davacının davasının açılmamış sayılmasına, Bismil İlçesi, Kenanzere Köyünde kain 01.07.2013 tarihli fen bilirkişinin raporunda krokide (B) harfi ile gösterilen 20.809,54 metrekarelik taşınmazın son parsel numarası verilmek suretiyle İ.. A.. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümünün zilyetlik yoluyla kazanılmaya uygun bir alan olduğu, davacı İ.. A.. lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Jeolog bilirkişi tarafından ibraz edilen raporda taşınmazın sonuç olarak aktif nehir yatağında kalmadığı, özel mülkiyete konu taşınmazlardan olduğu belirtilmekle birlikte, taşınmazın öncesinin Dicle Nehri yatağı niteliğinde ise yatağın insan eliyle değiştirilip değiştirilmediği, çekişmeli taşınmazın hava ve uydu fotoğrafında hangi nitelikte olduğu yöntemine uygun tartışılıp değerlendirilmemiş, taşınmazın niteliği ve imar-ihyanın başlangıç tarihi kapsamlı olarak araştırılmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için dava tarihinden geriye doğru en az 15-20-25 yıl öncesine ait üç ayrı evreye ilişkin yüksek çözünürlüklü hava fotoğraflarının Harita Genel Komutanlığı’ndan, aynı tarihler arasında düzenlenen fotoplan, fotometrik ve fotogrametrik paftaların ise, İl Kadastro Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, bundan sonra, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu, 3 kişilik jeolog bilirkişi kurulu ve harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetleri aracılığıyla yapılacak keşifte, harita mühendisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli çekişmeli taşınmaz ile komşu parsellerin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde Stereoskop ile jeodezi ve fotogrametri uzmanına inceleme yaptırılmalı,temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları değerlendirilmeli, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu vasıtasıyla taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı, hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü hususları özellikle irdelenmeli, 3 kişilik jeolog bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın nehir yatağı olup olmadığı ve özel mülke konu edilip edilemeyeceği hususunda ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin ne olduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı, nehir yatağı olup olmadığı sorulup saptanmalı, taşınmazın değişik yönlerden fotoğrafları çektirilmeli, komşu parsellerdeki rapor ve uygulamalar değerlendirilmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.