YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/11972
KARAR NO : 2014/10478
KARAR TARİHİ : 23.09.2014
MAHKEMESİ : ARDAHAN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/09/2013
NUMARASI : 2012/219-2013/271
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu Ç. Köyü çalışma alanında bulunan .. ada .. parsel sayılı 1.955.18, 4.445.32 ve 1.700.00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan .. parsel sayılı taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit hisselerle davalılar F.. A.. ve N.. A.., .. sayılı parsel aynı sebeple davalı M.. Ç.., . sayılı parsel tapu kaydı nedeniyle davalı H.. H.. adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı T.. K.., kendisi adına tespit ve tescil edilen aynı ada .. parsel sayılı taşınmazların yüzölçümünün, dayandığı tapu kayıt miktarından daha az tespit edildiği, eksikliğin dava konusu taşınmazlarda kaldığı iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı T.. K.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı dayanığı tapu kayıtlarının davacı adına tescil edilen parsellerde kaldığı kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacı dayanağı 19.03.1938 tarih ve 415 sıra ile 18.03.1938 tarih ve 337 sıra numaralı tapu kayıtları ile davalı H.. H.. dayanağı 15.03.1946 tarih 27 sıra numaralı tapu kayıtlarının oluşum nedenlerine göre haritaları olup olmadığı araştırılarak, varsa kapsamları haritalarına göre belirlenmemiş, davacı dayanağı tapu kayıtları ile H.. H..’nin dayanağı tapu kaydının batı hududu “bostanlar” ve “köy bostanı” okuduğu oysa zeminde halen eylemli olarak yol bulunduğu halde, bu yolun ne zaman açıldığı, bu yerde kamulaştırma yapılıp yapılmadığı üzerinde durulmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için, çekişmeli taşınmazların batı hududunda bulunan yol için kamulaştırma yapılıp yapılmadığı ilgili mercilerden sorulmalı, davacı ve H.. H.. dayanakları tapu kayıtlarının tesisinden itibaren bütün tedavülleri (bilgisayar veya daktilo ile yazılı şekilde okunaklı) ve varsa haritaları ile tüm oluşum belgeleri getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız ve yöreyi iyi bilen şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ve teknik bilirkişi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır.
Keşifte tapu kayıtlarının haritalarının bulunması halinde kayıtların kapsamı, kadastro paftasıyla haritaların ölçekleri eşitlenip çakıştırılmak suretiyle 3402 sayılı Kadastro Yasası’nın 20/A maddesi gereğince belirlenmeli, tapu kayıtlarının haritalarının bulunmaması halinde davacı dayanağı tapu kaydının güney hududu olarak okunan “K.” yerinin, H.. H.. adına tescil edilen çekişmeli .. sayılı parselin de güneyinde bulunan çekişmeli ..sayılı parsel olarak gösterildiği, davalı H.. H.. dayanağı tapu kaydının ise bu hududu “T..” tarlası okuduğu, H.. H.. adına olan 15.03.1946 tarih 27 sıra numaralı tapu kaydının 29 sayılı parsele revizyon gördüğü, .. sayılı parselin ise davalı M.. Ç.. adına tescil edildiği göz önüne alınarak her iki taşınmazın evveliyatları, fiilen kimin kullanımında olduğu, davacı tarafın bu taşınmazlar üzerinde zilyetliği bulunup bulunmadığı; zeminde eylemli olarak bulunan yolun sonradan açılıp açılmadığı, “hark”ın kadim ve sabit hark olup olmadığı hususlarında yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınarak kayıt kapsamları, taşınmazlar arasındaki ortak sınırlar belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmedir. Eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 23.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.