Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2014/1120 E. 2014/3822 K. 03.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1120
KARAR NO : 2014/3822
KARAR TARİHİ : 03.04.2014

MAHKEMESİ : SİİRT 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 06/06/2013
NUMARASI : 2012/496-2013/384

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, T. Köyü çalışma alanında bulunan, .6 ada 6 parsel sayılı 118.315,22 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz malikinin belirlenememesi nedeniyle tarla niteliğinde davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar M.. A.., E.. A.., F.. Ö.. ve S.. S.. kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişme konusu 1. ada 6 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına olan tapu kaydının iptaliyle, 17.05.2013 tarihli fen bilirkişisi raporunda (A), (B), (C), (D), (E) harfleriyle gösterilen 36.896,23; 35.296,54; 17.601,05; 22.572,92 ve 5925,00 merekare yüzölçümündeki bölümlerin ayrı ayrı ve sırasıyla F.. Ö.., S.. S.., E.. A.. ve M.. A.. adlarına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından esasa yönelik, davacılar vekili tarafından yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik temyiz edilmiştir.
Dava, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptal ve tescil davasıdır. Mahkemece, taşınmazlar başında yapılan keşif sonucu zirai bilirkişi tarafından düzenlenen rapor, çekişme konusu taşınmazın bir kısmının ekili, bir kısmının boş, işlenip sürülürse tarım arazisi niteliği kazanabilecek yer olduğu belirtildikten sonra toprak yapısı bakımından tarım arazisi olduğu açıklanarak kendi içerisinde çelişkili olduğu gibi, rapor bilimsel verilerden uzak ayrıntı içermemekte olup daha ziyade taşınmazın değerinin hesaplanması yönünde olduğu gibi, ekinde taşınmaza ait olduğu anlaşılan renksiz fotoğraflardan taşınmazın tarımsal arazi niteliği olmadığı anlaşılmaktadır. Diğer yandan yöreye ait hava fotoğrafları getirtilerek inceleme yapılmamış olması itibariyle davacılar lehine zilyetlikle mülk edinmeye ilişkin şartların gerçekleşip gerçekleşmediğine yönelik yapılan araştırma ve inceleme de yeterli bulunmamaktadır. O halde doğru sonuca varılabilmesi için öncelikle; tespit tarihi olan 2011 yılından geriye doğru 15, 20 ve 25 yıl öncesine ve iktisap evresine ilişkin üç ayrı tarihte çekilmiş steoroskopik hava fotoğrafları ile temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları getirtilmelidir. Bundan sonra mahallinde harita, jeodezi ya da fotogrametri uzmanı fen bilirkişi, önceki bilirkişiler dışında üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu, üç kişilik yerel bilirkişi
kurulu ve taraf tanıklarının katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazın öncesinin ne olduğu, ilk kez hangi tarihte kullanılmaya başlandığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, kim ya da kimler tarafından ne şekilde kullanıla geldiği, hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın öncesinin ve hali hazır durumunun ne olduğu, fiilen tarım arazisi niteliğinde olup olmadığı, tarım arazisi ise ne zamandan beri bu nitelikte kullanıldığı, taşınmazın toprak yapısı, bitki örtüsü de değerlendirilerek bilimsel verilerle desteklenmiş, denetime elverişli rapor istenmeli, çekişmeli taşınmazın farklı yön ve açılardan fotoğrafları çektirilerek, çekişmeli taşınmazın sınırları işaretlenmeli; uzman fen bilirkişisinden keşfi izlemeye elverişli harita ve rapor düzenlemesi ve getirtilen hava fotoğraflarını steoroskop aleti ile inceleyerek fotoğraflardaki niteliğinin ne olduğu hususunda ayrıntılı rapor vermesi istenmeli, temin edilebilen uydu fotoğraflarındaki durumu değerlendirilmeli ve bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapılmadan, eksik incelemeyle hüküm tesisi isabetsiz olduğu gibi davacı E.. A.. adına belgesizden tespit edilen taşınmaz miktarının göz önüne alınmaması ayrıca isabetsiz olup, davalı Hazinenin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 03.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.