YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10662
KARAR NO : 2014/14364
KARAR TARİHİ : 02.12.2014
MAHKEMESİ : KANGAL SULH HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/08/2010
NUMARASI : 2009/555-2010/365
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki Belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu …. Köyü çalışma alanında bulunan 133 ada 7 parsel sayılı 22.107,43 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı Ş.. E.., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Ş.. E.. tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın otlakiye (mera) olması, meralar üzerindeki zilyetlik süresinin değer ifade etmeyeceği, mera olmasa dahi davacı taraf lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. maddesi gereğince zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmediğinden bahisle hüküm kurulmuş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu yerin köy orta malı olarak nitelendirilen yerlerden olup peyderpey tarla haline getirildiği mahkemenin kabulünde olduğuna göre imar-ihyanın ne zaman gerçekleştiğinin tespiti zorunlu olup, bu bağlamda mahkemece, tespit tarihinden 15-20-25 yıl geriye yönelik stereoskopik hava fotoğraflarının tarihleri açıkça yazılmak suretiyle en az üç tanesi Harita Genel Komutanlığından getirtilmeli, bundan sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; davacı tarafın bildirmiş olduğu tanıklar ile ziraat mühendisi kurulu ile jeodezi ve fotogrametri uzmanından oluşan bilirkişi heyeti aracılığıyla keşif yapılmalı, yapılacak keşifte, dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, ziraat bilirkişisinden; çekişmeli taşınmazın toprak yapısı ile komşu parsellerin toprak yapısının mukayese edilmek suretiyle ve taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini belirtir ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, rapor ekinde taşınmazı değişik yönlerden çekilmiş komşu taşınmazlar ile arasındaki sınırları gösterecek şekilde renkli fotoğrafların eklenmesi istenilmeli, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğrafları üzerinde jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye stereoskop aletiyle inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmazın hava fotoğraflarında gösterilmesi, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğu, taşınmazın imar-ihyasının tamamlanıp tamamlanmadığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğe ne zaman başlanıldığının, zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesi istenilmeli, ondan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Kabule göre de; hakkında belgesiz zilyetlik araştırması yapılan H. T. 1933 doğumlu olup davacı 1936 doğumlu olduğuna göre hakkında belgesiz zilyetlik araştırması yapılan H. T. ile davacının babası H. aynı şahıslar olup olmadığının araştırılmaması da isabetsizdir. Davacı Ş.. E..’ın temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.