YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/10194
KARAR NO : 2014/12723
KARAR TARİHİ : 10.11.2014
MAHKEMESİ : EĞİRDİR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2014
NUMARASI : 2012/313-2014/77
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacılar, .. Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında murisleri R.. E.. ve A.. E.. adına tespit gören 174 ada 1 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün yol niteliği ile tescil harici bırakıldığını öne sürerek, söz konusu bölümün adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına ve davanın niteliğine uygun düşmemektedir. Davacı taraf, adına tescil edilen taşınmazın bir bölümünün tescil harici yol olarak haritasında gösterildiği iddiasıyla kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak dava açmıştır. 3402 sayılı Yasa’nın 12/3. maddesinde yalnızca hakkında tutanak düzenlenen taşınmazlarla ilgili olarak 10 yıllık hak düşürücü süre belirlenmiş olup, gerek 3402 sayılı Yasa’da, gerekse de 4721 sayılı Yasa’nın tescil hükümlerini düzenleyen maddelerinde, hakkında tutanak düzenlenmeyen ya da tespit harici bırakılan yerler hakkında dava açılmasını engelleyen ya da hak düşürücü süre belirleyen yasal düzenleme öngörülmediğine göre; mahkemece tarafların bildirdikleri delillerin toplanarak işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde davacılara iadesine, 10.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.