YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/986
KARAR NO : 2013/2227
KARAR TARİHİ : 21.03.2013
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında … Köyü çalışma alanında bulunan 102 ada 55 ve 141 parsel, 119 ada 8 parsel ve 120 ada 9 ve 83 parsel sayılı sırasıyla 533,87, 1567,99, 461,68, 4182,91 ve 1806,51 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, 2 pay itibariyle 1 payı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı … ve arkadaşları, 1 payı satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle …; 115 ada 11 parsel sayılı 1252,83 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise, 3 pay itibariyle 1 payı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davacı … ve arkadaşları, 1 payı aynı nedenle …, 1 payı satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle … adlarına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli 120 ada 9 parsel sayılı taşınmaz üzerinde zilyetlikle edinme koşulları gerçekleşmediğini ileri sürerek, davacı … ise çekişmeli 102 ada 55 ve 141 parsel, 115 ada 11 parsel, 119 ada 8 parsel, 120 ada 9 ve 83 parsel sayılı taşınmazlar yönünden miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davacı Hazinenin davasının reddine, davacı …’ın davasının kabulüne, çekişmeli 102 ada 55 ve 141 parsel, 119 ada 8 parsel, 120 ada 9 ve 83 parsel sayılı taşınmazların 180 pay itibariyle 60 payının miras payları oranında davalı … mirasçıları, 120 payının davacı taraf olan … mirasçıları; 115 ada 11 parsel sayılı taşınmazın ise 63 pay itibariyle 9 payının … mirasçıları, 54 payının davacı … adlarına tesciline, 115 ada 11 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan iki katlı kargir evin … tarafından yaptırıldığı, samanlığın ise 1/2’sini …, 1/2’sini davacı … tarafından yaptırıldığının beyanlar hanesinde gösterilmesine karar verilmiş; hüküm, birleşen dosya davacısı Hazine vekili ile davalı … ve … tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar … ve …’ın, 115 ada 11 parsel sayılı taşınmaz yönünden yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2) Çekişmeli 102 ada 55 ve 141 parsel, 119 ada 8 parsel, 120 ada 9 ve 83 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarına gelince;
a) Dosya içeriğine, toplanan delillere, kararda belirtilen gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre çekişmeli 120 ada 9 parsel sayılı taşınmaza yönelik davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
b) Davalılar … ve …’ın, çekişmeli 102 ada 55 ve 141 parsel, 119 ada 8 parsel, 120 ada 9 ve 83 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Dava konusu taşınmazların tespitine tapu kaydı esas alınmadığı gibi davacılar tarafından da tapu kaydına dayanılmamıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık taşınmazların öncesinin kime ait olduğu, muris …’ın ölümünden önce satış ve bağış yolu ile mülkiyetin davalı tarafa geçip geçmediği noktasındadır. Mahkemece, davacı tarafın dayandığı 10.06.1948 tarihli satış ve hibe senedine değer verilerek, önceki maliki … tarafından çekişmeli taşınmazların 2/3 hissesinin davacının miras bırakanı …’a satıldığı, 1/3 hissesinin ise davalıların miras bırakanları … ve …’a hibe edildiği gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamın uygun düşmemektedir. Tapusuz taşınmazlar menkul mal niteliğinde olup, zilyetliğin devredilmesiyle mülkiyet karşı tarafa geçer. Mahkemece, yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve tespit bilirkişilerinin birbirini doğrular nitelikteki beyanlarına göre, çekişmeli taşınmazların evveliyatının, tarafların kök murisi …’a ait olduğu, ölene kadar da kendisi tarafından kullanıldığı; kök muris …’ın ölümünden sonra ise davacı tarafın miras bırakanı …’ın çekişmeli taşınmazlara zilyet olduğu, …’ın ölümüyle de mirasçılarından davacı …’ın kullanımında olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, kök muris …’ın, kendisine ait olan davaya konu taşınmazların 2/3 hissesini davacının miras bırakanı …’a satışına ilişkin 10.06.1948 tarihli senetle değer verilmiş ise de; kök muris Recep’in taşınmazlar üzerindeki zilyetliğini, ölüm tarihi olan 1957 yılına kadar sürdürdüğü, sağlığında zilyetliği devretmediği toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından anlaşılmıştır. O halde, davacının miras bırakanı …’ın, kök muris …’ın ölümünden sonra başlayan zilyetliğinin, mirasçılık sıfatından kaynaklandığı ve tereke adına olduğunun kabulü gerekir. Hal böyle olunca Mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine, davaya konu 102 ada 55 ve 141 parsel, 119 ada 8 parsel, 120 ada 9 ve 83 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmesi gerekirken, bu yön göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup; davalılar … ve …’ın, çekişmeli 102 ada 55 ve 141 parsel, 119 ada 8 parsel, 120 ada 9 ve 83 parsel sayılı taşınmazlara yönelik temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde davalılara iadesine, 21.03.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.