Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/3228 E. 2013/3093 K. 04.04.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/3228
KARAR NO : 2013/3093
KARAR TARİHİ : 04.04.2013

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sırasında … İlçesi Dumlupınar Mahallesi çalışma alanında bulunan 222 ada 6, 7 ve 8 parsel sayılı 190.19, 143.03 ve 241.39 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca … adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 6 parselin 1990 yılından beri …, 7 parselin 2008 yılından beri …, 8 parsel ile üzerindeki kargir binanın ise 1997 yılından beri …’in kullanımında olduğu şerhleri verilerek bahçe niteliği ile … adına tespit edilmiştir. Davacı …, zilyetliğinde bulunan 7 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksik ölçüldüğü ve bu eksikliğin komşu taşınmazlarda kaldığı iddiasıyla bu kısımlara ilişkin adına zilyetlik şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü ile; … İlçesi, Dumlupınar Mahallesi 222 ada 6 parsel sayılı taşınmazın bilirkişinin 14.10.2011 tarihli raporu ve ekindeki ölçekli krokide (B) harfi ile gösterdiği 24,56 metrekarelik kısmının ifraz edilerek aynı yer 222 ada 7 parsel sayılı taşınmazla birleştirilmesine, … İlçesi, Dumlupınar Mahallesi 222 ada 8 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi raporuna ekli krokide (C) harfi ile gösterilen 12,96 metrekarelik kısmının ifraz edilerek aynı yer 222 ada 7 parsel sayılı taşınmazla birleştirilmesine, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 19,43 metrekarelik yola bırakılmış alanın 7 parsel sayılı taşınmaz ile birleştirilmesine, böylece, … İlçesi, Dumlupınar Mahallesi 222 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 199,98 metrekare olarak … adına tapuya tesciline, tapunun beyanlar hanesine ”6831 sayılı Yasa’nın 2/B maddesi uyarınca … adına orman sınırları dışına çıkarılmıştır iş bu taşınmaz bahçe ve üzerindeki bina 2008 yılından beri Osman evladı …’ün fiili kullanımındadır” açıklamasının yazılmasına, … İlçesi, Dumlupınar Mahallesi 222 ada 6 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi raporu ve ekindeki ölçekli krokide gösterilen 165,63 metrekarelik bölümü itibariyle aynı ada ve parsel numarası ile tespit gibi tesciline, … İlçesi, Dumlupınar Mahallesi 222 ada 8 parsel sayılı taşınmazın bilirkişi raporu ve ekindeki ölçekli krokide gösterilen 228,43 metrekarelik bölümü itibariyle aynı ada ve parsel numarası ile tespit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalılar … ve … tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporunda (B) ve (C) harfleriyle gösterilen kısımlar bakımından, tarafların iddialarını kanıtlamakla yükümlü bulunduklarına ilişkin husus göz ardı edilerek sadece davacının yer göstermesi suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, (A) harfiyle gösterilen kısım bakımından ise, bu kısmın kadastro sırasında tespit harici bırakılan ve hakkında tutanak düzenlenmeyen yola ilişkin olup, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 26. maddesi uyarınca Kadastro Mahkemesinin görevinin tutanağın düzenlenmesi ile başlayacağı ve mahkemelerin görevinin kamu düzenine ilişkin olup re’sen gözetilmesi gerekeceği hususları dikkate alınmaksızın karar verilmesi de isabetsizdir. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için, çekişmeli 6 ve 8 parsel sayılı taşınmazlar yönünden, tarafların tüm delilleri toplanmalı, çekişmeli taşınmazların durumunu bilebilecek aynı yöredeki şahıslar arasından mahalli bilirkişi araştırması yapılmalı ve bu yönde taraflara tanık bildirme imkanı verilerek bildirilen tanıklar ile tespit bilirkişilerinin katılımıyla mahallinde yeniden keşif icra edilmelidir. Keşif sırasında yerel bilirkişiler ve tarafların tüm tanıkları ayrı ayrı dinlenilip bu şahıslardan, çekişmeli taşınmazların kim tarafından, ne suretle ve hangi sınırlar dahilinde kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, tespite aykırı sonuca varıldığı takdirde tespit bilirkişilerin beyanlarına başvurulmalı, toplanan ve toplanacak tüm deliller değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Davaya konu yola ilişkin talep yönünden ise, görevsizlik kararı verilmelidir. Belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmadan ve görev hususu re’sen nazara alınmadan yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden tarafa iadesine,
04.04.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.