Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/1462 E. 2013/1407 K. 27.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/1462
KARAR NO : 2013/1407
KARAR TARİHİ : 27.02.2013

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 171 ada 16 parsel sayılı 12131,88 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın kaçak ve yitik kişilerden kaldığı, 1936 yılı umumi tahririnde Hazine adına kayıtlı bulunduğu iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile mera niteliği ile sınırlandırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Hazine tarafından dava konusu 171 ada 16 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki …’e karşı dava açılmıştır. Mahkemece taşınmazın mera niteliği ile sınırlandırılmasına karar verilmiş ise de, verilen karar doya kapsamına uygun düşmemektedir. Davalı adına çıkarılan meşruhatlı davetiye adreste kimse bulunmaması üzerine iade edilmiş olduğu halde mahkemece davalıya yeniden tebligat yapılmamış, gerekçeli karar da Tebligat Kanununun 35. maddesine göre usulsüz olarak tebliğ edilmiştir. Taraf koşulu dava şartı olup, bu şart tamamlanmadan ve duruşma günü yöntemince tebliğ edilmeden davanın esasına girilerek sonuçlandırılması usulen mümkün değildir. Hal böyle olunca, davada öncelikle davalıya usulüne uygun şekilde dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili tamamlanmalı, bundan sonra iddia ve savunmalar doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilerek davanın esasına ilişkin hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 27.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.