YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14611
KARAR NO : 2014/2209
KARAR TARİHİ : 07.03.2014
MAHKEMESİ : SİNCAN KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/09/2013
NUMARASI : 2012/22-2013/56
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama Kadastrosu sırasında, Y. Mahallesi çalışma alanında bulunan ve tapuda sırasıyla Ş.. G.. ve müşterekleriyle E.. Ş.. ve müşterekleri adına kayıtlı bulunan eski 548 ve 990 parsel sayılı 1.000,00 ve 240,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, … ada 13 ve 15 parsel numarasıyla ve 897,59 ve 237,22 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Ş.. G.., tesis kadastrosu sırasında iki taşınmazın arasındaki yol haritasında gösterilmişken, uygulama kadastrosu sırasında bu yolun haritasında gösterilmediği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişme konusu taşınmazların 02.06.2013 tarihli fen bilirkişileri raporunda ek 6 ve 7 numaralı krokilerindeki tersimat ile tapuya tescillerinin sağlanması için uygulama tutanakları ve dosya aslının Tapu Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Çekişme konusu … ada 13 ve 15 parsel sayılı taşınmazlar uygulama kadastrosu sırasında birbirine bitişik olarak tespit edilmiştir. Davacı taraf, maliki bulunduğu … ada 13 parsel sayılı taşınmaz ile dava konusu 15 parsel sayılı taşınmaz arasında yol bulunduğu iddiasıyla dava açmıştır. Mahkemece verilen hüküm ile çekişme konusu … ada 15 parsel sayılı taşınmazın geometrik şekli ve yüzölçümü aynen korunmak suretiyle doğuya doğru kaydırılarak iki taşınmaz arasında yol oluşturulmuş ancak çekişmeli taşınmazlar arasında yola terk edilen taşınmaz miktarı kadar yerin davalı … ada 15 parsel sayılı taşınmazın doğusunda bulunan yoldan alınmak suretiyle yolun daraltıldığı anlaşılmaktadır. Bilindiği gibi; yolların mülkiyeti Hazineye, kullanım hakkı ise ilgili Köy ya da Belediye Tüzel Kişiliğine ait olup, bu tür davalarda Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine de husumetin yöneltilmesi gerekir. Taraf teşkili dava şartlarından olup, bu şart sağlanmadan davanın esasına girilemez. Zorunlu hasım olan Hazine ve ilgili kamu tüzel kişiliğine husumet yöneltilmeden, bir başka ifade ile davada taraf teşkili sağlanmadan yargılama yapılarak hüküm tesisi isabetsizdir. Temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 07.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.