YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/14194
KARAR NO : 2014/2552
KARAR TARİHİ : 13.03.2014
MAHKEMESİ : AHLAT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2012/127-2013/186
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu K. Köyü çalışma alanında bulunan … ada 8 parsel sayılı 23947.93 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı G.. N.. ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı M.A. A., satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın tapusunun iptali ve adına tescil istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı M. A. A. tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ve 1/8’er hisse ile Ali oğlu İsmail Nazlı mirasçıları adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı M.. A.., çekişmeli taşınmazı 1988 yılında Ali oğlu Tuncer Nazlı’dan satın aldığı ve o tarihten beri zilyet olduğu iddiası ile dava açmıştır. Davalılar; davaya karşı beyanda bulunmamışlardır. Mahkemece davacı M.. A..’nun dayandığı 1988 tarihli satış senedinin dava konusu … ada … parseli kapsamadığı, dava dışı … ada … ve … nolu parselleri kapsadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, davacının dayandığı satış senedinin dava konusu taşınmazı kapsamadığı, güneydeki taşınmazları kapsadığı belirlenmiş olmasına rağmen, davacının çekişmeli taşınmaza 1988 yılından beri zilyet olduğu yönündeki iddiası üzerinde yeterince durulmamış, yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tespit bilirkişilerinin kısa ve yetersiz beyanları ile hüküm kurulmuştur. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. O halde; doğru sonuca ulaşabilmek için, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ve tespit bilirkişileri ile kadastro fen elemanı hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesi, niteliği, varsa zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi ve tespit tarihine kadar davacı yararına 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği süresinin dolup dolmadığı hususlarında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, teknik bilirkişiden keşfi izlemeye elverişli ayrıntılı rapor istenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı M.. A..’nun temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.