Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/13950 E. 2014/1090 K. 11.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13950
KARAR NO : 2014/1090
KARAR TARİHİ : 11.02.2014

MAHKEMESİ : HAKKARİ KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/07/2013
NUMARASI : 2010/223-2013/79

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında B.. Köyü çalışma alanında bulunan 108 ada 77 parsel sayılı 120.767,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla davalı O.. A.. ve arkadaşları adına tespit edilmiştir. Davacı K.. A.. ve S.. A.., çekişmeli parselin bir bölümünün mera olduğu iddiasıyla dava açmışlardır. Yargılama sırasında Hazine, davalılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmediği ve çekişmeli taşınmazın mera olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacıların davasının aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine, çekişmeli 108 ada 77 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, katılan Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı K.. A.. ve S.. A..’ın, çekişmeli 108 ada 77 parsel sayılı taşınmazın mera olduğu iddiasıyla dava açtıkları davada aktif dava ehliyetlerinin bulunmadığından söz edilerek, davalarının reddine karar verilmiştir. Ne var ki, yargılama sırasında 24.01.2013 havale tarihli dilekçe ile Hazine, çekişmeli parsel yönünden davalılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmediği ve taşınmazın mera olduğu iddiasıyla davaya katılmıştır. Kesinleşmeyen tutanaklar hakkındaki davaya bakmak görevi ise, 3402 sayılı Yasa’nın 26/D maddesi uyarınca Kadastro Mahkemesine aittir. Hal böyle olunca mahkemece, katılan Hazine’nin talebi hakkında da; 3402 sayılı Yasa’nın 26/D maddesi gereğince “asli müdahil” olarak istekleri ile ilgili delillerinin toplanması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; sadece davacı tarafın davasının reddine karar verilmekle yetinilip; katılan Hazinenin davası yönünden olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi isabetsizdir. Katılan Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 11.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.