Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/13904 E. 2014/188 K. 27.01.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13904
KARAR NO : 2014/188
KARAR TARİHİ : 27.01.2014

MAHKEMESİ : FETHİYE KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/09/2013
NUMARASI : 2012/108-2013/146

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında K..K.. çalışma alanında bulunan ..ada ..parsel sayılı 7660,20 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, satış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla vasfıyla davalı R.. D.. adına tespit edilmiştir. Davacı O.. D.. ve müşterekleri, miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar O.. D.. ve müşterekleri tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın davacılara miras yoluyla intikal etmekle birlikte davacılar tarafından zilyetliğin iradi olarak terk edildiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı tarafça çekişmeli taşınmazın miras bırakanları Y..D..’ye ait olduğu iddia olunmuş, davalı taraf ise taşınmazın tanık ve yerel bilirkişi beyanlarına göre Y..D..mirasçısı Mehmet tarafından S..D..’ye satıldığını, kendisinin de Süleyman’dan satın aldığını savunmuştur. Dava konusu taşınmazın miras bırakan Y..D..’ye ait iken son 20 yıldır davacı tarafça kullanılmadığı davacı tanıkları tarafından beyan edilmiş, mahkemece davacılar ile Y..D..arasındaki irs ilişkisi, nüfus kayıtları veya veraset ilamı getirtilerek tespit edilmediği gibi, taşınmazın kullanılmama sebebinin iradi terk olup olmadığı açıklığa kavuşturulmamıştır. Doğru sonuca varılabilmesi için, miras bırakan Y..D..’nin nüfus kayıtları yahut veraset ilamı getirtildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları ile önceki keşiflerde dinlenen mahalli bilirkişi, tespit bilirkişileri, taraf tanıkları huzuruyla keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, son 20 yıldır davacı tarafça taşınmaz üzerinde zilyetlik sürdürülmemesinin terk iradesine dayanıp dayanmadığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, alınan beyanlar ile önceki keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve davacı tanıkları beyanları arasında çelişki ortaya çıktığı takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tüm tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek çelişkinin giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine,
27.01.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.