Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/13782 E. 2014/666 K. 04.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13782
KARAR NO : 2014/666
KARAR TARİHİ : 04.02.2014

MAHKEMESİ : BOYABAT ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2013
NUMARASI : 2011/1963-2013/348

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle Ç.. Köyü çalışma alanında bulunan 112 ada 8, 15, 22, 28, 37, 71; 115 ada 40, 59, 61; 116 ada 1, 15; 117 ada 61 ve 153 parsel sayılı 2.703,10, 9.490,82, 9.309,61, 243,72, 913,66, 3.601,73, 13.431,73, 5.217,57, 2.896,58, 150,42, 12.817,15, 2.866,23 ve 3.334,51 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar eşit paylarla davalılar Abdullah ve M.. B.. adına; 117 ada 132, 137 ve 193 parsel sayılı 21.327,00, 2.415,89 ve 5.297,67 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalı Ş.. B.. (Dursun kızı) adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar Y.. B.. ve arkadaşları irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların tapu kaydının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı Y.. B.. ve arkadaşları, dava konusu taşınmazları babaları Z..B..’nun, 1977 tarihinde 3. kişiden satın alarak, ölene kadar zilyet ettiğini ve ölümü ile kendilerine intikal ettiğini iddia etmiş, davalılar Mahmut ve A.. B.. da çekişmeli taşınmazları 15.04.1982 tarihli senet ile 3. kişiden satın aldıklarını savunmuşlardır. Mahkeme, nizalı taşınmazların, davacıların babası Zekeriya tarafından M.. S.. adlı 3. kişiden 1970 yılında satın alındığını ve ölünceye kadar zilyet edildiğini, ölümü ile davacılara intikal edip halen onlar tarafından kullanıldığını kabul etmiştir. Ancak davalı tarafça, 20.09.2011 tarihli dilekçe ile bildirilen tanıklar dinlenmediği gibi, davalılar tarafından ibraz edilen 15.04.1982 tarihli senet de zemine uygulanmadan karar verilmiştir. Eksik inceleme ile karar verilemez. Hal böyle olunca, doğru sonuca ulaşabilmek için, yöreyi iyi bilen, olabildiğince yaşlı, taraflarla yakınlığı ve husumeti bulunmayan mahalli bilirkişi, taraf tanıkları hazır olduğu halde mahallinde yeniden keşif yapılarak, mahalli bilirkişi ve tanıklardan, çekişmeli taşınmazların hangi tarihten beri kimin zilyetliğinde olduğu, ne şekilde kullanıldığı davacı tarafın murisi tarafından 3. kişiden satın alınıp alınmadığı sorulmalı, davalı tarafın dayandığı 15.04.1982 tarihli senet, hudutları tek tek okunup mahalli bilirkişi ve davalı tanıklarından sorularak zemini uygulanmalı, davalı tanıklarından, çekişmeli taşınmazların davalılarca 3. kişiden satın alınıp alınmadığı sorularak bu husular netleştirilmelidir. Davalı tanıkları dinlenmeden ve davalıların dayandığı 15.04.1982 tarihli senet zemine uygulanmadan eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalıların temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 04.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.