Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/13780 E. 2014/664 K. 04.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13780
KARAR NO : 2014/664
KARAR TARİHİ : 04.02.2014

MAHKEMESİ : ELAZIĞ 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/04/2013
NUMARASI : 2011/105-2013/180

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı, K..Köyü çalışma alanında bulunan ve 1958 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişisinin 19.07.2012 havale tarihli raporunda (A) harfi ile gösterilen 12763,15 ve (B) harfi ile gösterilen 17878,14 metrekare yüzölçümündeki taşınmazların davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; davacı yararına zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek hüküm verilmiş ise de yapılan inceleme ve araştırma karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Dava, TMK’nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu taşınmaz, 1958 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık kayalık olarak tapulama harici bırakılan yerlerdendir. Davacı, imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenlerine dayanarak tescil isteğinde bulunmuştur. Böyle bir taşınmazın iktisap edilebilmesi için; 3402 sayılı Yasa’nın 14 ve 17. maddeleri uyarınca; emek ve masraf sarfı suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmesi ve bu işlemlerin tamamlanmasından sonra kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi zorunludur. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarıdır. Sağlıklı bir yargıya ulaşmak için dava tarihinden geriye doğru yaklaşık 15-20 ve 25 yıl öncesine ait üç farklı stereoskopik hava fotoğrafının getirtilerek jeodezi ve fotogrametri uzmanı fen bilirkişilerince stereoskopla incelenmesi gerekir. Somut olayda, sadece 1972 ve 1984 yıllarına ait hava fotoğrafları getirtilmiş ve bu konuda uzman olmayan bilirkişinin incelemesi ile yetinilmiştir. Fotoğrafları inceleyen jeolog bilirkişi raporunda, 1984 tarihli hava fotoğraflarına ilişkin değerlendirmede, 1984 tarihinde imar-ihyanın başlamadığı ve tamamlanmadığı belirtilmiştir. İmar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığının anlaşılması için dava tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait hava fotoğraflarının da inceleme konusu yapılması gerekir. O halde, doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle dava konusu taşınmaz ve çevresine ait sözü edilen hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı’ndan tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek getirtilmeli,
bundan sonra, 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu ile 3 kişilik jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisinden oluşacak bilirkişi heyetleri aracılığıyla yapılacak keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı; temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları değerlendirilmeli, dava konusu taşınmazın paftası ile hava ve uydu fotoğraflarının ölçekleri harita çizim programları vasıtasıyla eşitlenerek çakıştırılmalı, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, imar-ihyaya ne zaman başlanıldığının ve tamamlandığının, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri de bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan söz konusu bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, 3 kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu vasıtasıyla taşınmazın öncesi ve zirai faaliyete konu olup olmadığı hangi tarihte imar-ihyaya başlandığı, tamamlandığı ve zilyetliğin hangi tasarruflar ile sürdürüldüğü hususları irdelenmeli, bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 04.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.