Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/13656 E. 2014/1801 K. 27.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/13656
KARAR NO : 2014/1801
KARAR TARİHİ : 27.02.2014

MAHKEMESİ : KARAKOÇAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 10/04/2013
NUMARASI : 2012/1186-2013/512

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu K.. Mahallesi çalışma alanında bulunan 161 ada 2 parsel sayılı 12306 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı A.. D.. satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı A.. D.. vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; kadastrodan önceki haklara dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı A.. D.. satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın tapusunun iptali ve adına tescil istemi ile dava açmıştır. Davalı Hazine; kadastro tespitinin ve buna bağlı olarak yapılan tescil işleminin doğru olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleşmediği kabul edilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın komşu parsel tutanakları ve dayanakları getirtilmemiş, keşifte beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın niteliği ve kullanım durumu hakkında olaylara dayalı ayrıntılı beyan alınmamış, taşınmazın kuzey sınırında dere olmasına rağmen, taşınmazın dere yatağı olup olmadığı ya da dereden kazanılıp kazanılmadığı hususunda jeolog bilirkişiden rapor alınmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. O halde; doğru sonuca ulaşabilmek için, öncelikle çekişmeli taşınmaza komşu tüm taşınmazların kadastro tutanakları ve dayanaklarının onaylı örnekleri getirtilip dosya keşfe hazır hale getirildikten sonra yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tespit edilecek taraf tanıkları, tespit bilirkişileri, ziraat mühendisi bilirkişi, jeolog bilirkişi ve kadastro fen elemanı huzuruyla mahallinde yeniden keşif yapılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesi, niteliği, varsa zilyetliğin başlangıcı ve sürdürülüş biçimi hakkında olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, dava konusu taşınmazı ne okudukları belirlenmeli, ziraatçı bilirkişiden dava konusu taşınmazın niteliği, halihazır durumu ve öncesinin ne olduğu, jeolog bilirkişiden ise, taşınmazın dere yatağı olup olmadığı ya da dereden kazanılıp kazanılmadığı hususlarında ayrıntılı rapor istenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacı A.. D.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.