Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/12516 E. 2014/2448 K. 11.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/12516
KARAR NO : 2014/2448
KARAR TARİHİ : 11.03.2014

MAHKEMESİ : FETHİYE KADASTRO MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2013
NUMARASI : 2012/19-2013/43

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Uygulama kadastrosu sırasında Y. köyü çalışma alanında bulunan ve tapuda bir kısım davacılar adına kayıtlı bulunan eski … ada 3 parsel sayılı 9400 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, … ada 1 parsel numarasıyla ve 8867,12 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacılar M.. L.. ve paydaşları, uygulama kadastrosu sırasında kendilerine ait taşınmazın yüzölçümünün eksildiğini ileri sürerek dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın uygulama tespiti gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, 4 ada 96 parsel maliki T.. A.. aleyhine dava açıldığı ancak, söz konusu … ada 96 parselin uygulama kadastrosuna tabi tutulmadığı ve dava konusu taşınmazla sınır komşusu olmadığına göre davacıya ait taşınmazda eksilmeye ya da sınır değişikliğine sebep olmadığı gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacılar M.. L.. ve paydaşları uygulama kadastrosu sonucunda, hissedarı oldukları … ada 1 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün eksildiğini iddia ederek dava açmışlardır. Davacılar taleplerini açıkça … ada 96 parselle sınırlandırmadığına göre, davanın, müşterek sınırları doğru tespit edilmeyen komşu parsellere ilişkin olduğunu kabul etmek gerekir. Hal böyle olunca, mahallinde yerel bilirkişi ve taraf tanıkları hazır olduğu halde keşif yapılarak, yerel bilirkişi ve tanık sözlerine göre taşınmazın sınırları belirlenmeli, teknik bilirkişiden tesis paftası ile uygulama paftası çakıştırılmak suretiyle davacıların parselindeki eksilmenin nereden kaynaklandığını gösterir rapor tanzim etmesi istenmeli, dava konusu taşınmazın yüzölçümündeki eksilmenin 22.02.2005 tarih 5304 sayılı Yasa ile getirilen 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 22/a maddesi ve bu madde uyarınca 29.11.2006 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu Sicilindeki Gerekli Düzeltmelerin Yapılmasında Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik” hükümlerine aykırı olduğunun ve çekişmeli … ada 1 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün komşu taşınmaz bölümleri içerisinde kaldığının tespit edilmesi halinde, komşu parsellerin maliklerinin davaya dahil edilmesi için, davacılara ait taşınmazın yüzölçümünde oluşan eksilmenin tescil harici taşınmazlardan kaynaklandığının anlaşılması halinde de Hazine ile ilgili Kamu Tüzel Kişilerinin davaya dahil edilmesi için davacılara imkan verilmelidir. Bu şekilde, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 124. maddesi uyarınca yöntemince taraf teşkili sağlandıktan sonra, davanın esasına girilerek karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan yönler göz ardı edilerek davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsiz olup, davacılar vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 11.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.