Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/11424 E. 2013/11213 K. 21.11.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11424
KARAR NO : 2013/11213
KARAR TARİHİ : 21.11.2013

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TESCİL

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı …, …. ve …. Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında ırmak yatağı niteliğinde tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında imar-ihya ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, TMK’nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 ve 17. maddeleri gereğince tescil isteğine ilişkindir. Dava konusu yer, 1926 yılında yapılan tapulama sırasında ırmak yatağı niteliğinde tespit dışı bırakılmıştır. Mahkemece yapılan keşifler sonrası Jeoloji uzman bilirkişileri tarafından düzenlenen raporlar arasında taşınmazın ırmak yatağı veya taşkın sahasında kalıp kalmadığı konusunda çelişkiler bulunmasına rağmen mahkemece bu çelişkiler giderilmeden 1994 yılında yapılan imar uygulamasından önceki döneme ilişkin taşınmaza ait hava fotoğrafları getirtilip usulünce incelenmeden çekişme konusu taşınmazın niteliği itibariyle kazanılmaya elverişli olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Mahkemece doğru sonuca varılabilmesi için, taşınmazın imar planına alındığı tarihten 20-25yıl öncesine ait iki ayrı tarihte çekilmiş hava fotoğrafları ve memleket haritaları usulüne uygun ve tarihleri açıkça yazılmak suretiyle getirtilmeli, jeodezi veya fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişiye stereoskop ile inceleme yaptırılarak taşınmazın imar planı kapsamına alındığı tarihten 20 yıl öncesindeki niteliğinin ne olduğu, ırmak Yatağı olup olmadığı, tarım arazisi olarak kullanılan yer olup olmadığı konusunda ayrıntılı rapor alınmalı; komşu parsellerde mahkeme ilamı ile tescil edilen taşınmazlar var ise bunların ilam ve haritaları getirtilmeli bundan sonra, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişi ve tarafların aynı yöntemle göstereceği tanıkları ile 3 kişilik jeoloji mühendisi, ziraat mühendisi ve kadastro fen bilirkişisinden oluşacak uzman bilirkişi kurulu marifetiyle taşınmaz başında yeniden yapılacak keşifte, uzman bilirkişilerden taşınmazın niteliği konusunda önceki raporları da irdeler şekilde ayrıntılı rapor alınmalı, raporlar arasındaki çelişki giderilmeli, taşınmazın ırmak yatağında kalıp kalmadığı, ırmağın yatak değiştirip değiştirmediği, ırmak ıslah çalışmaları yapılıp yapılmadığı araştırılıp taşınmazın ırmak yatağı olmadığı saptandığı takdirde koşulların varlığını belirlemek bakımından taşınmazın hangi tarihte kim tarafından imar-ihyasına başlandığı, imar-ihyanın hangi tarihte bittiği, taşınmaz üzerinde ekonomik amacına uygun tarımsal zilyetliğin hangi tarihte başladığı ve kim tarafından ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesine çalışılmalı, tanık ve yerel bilirkişi sözleri, bilimsel esaslara göre hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde giderilmesine çalışılmalı, çevre taşınmazlardan mahkeme ilamı ile oluşanlar haritasında gösterilerek çekişmeli taşınmaz bölümü ve çevresini gösterir denetime elverişli harita düzenlettirildikten sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca ulaşılmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 21.11.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.