Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/11189 E. 2014/1528 K. 24.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/11189
KARAR NO : 2014/1528
KARAR TARİHİ : 24.02.2014

MAHKEMESİ : ŞANLIURFA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/04/2013
NUMARASI : 2012/313-2013/193

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucunda M.. Köyü çalışma alanında bulunan 616 parsel sayılı 19.700 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, vergi kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle M.. V..T..adına 1975 yılında tespit edilmiş, 1992 yılında ise davacılar Mehmet ve A.. B.. adlarına satış yoluyla intikal etmiştir. Bu taşınmaza komşu K.. Köyü çalışma alanında bulunan ve 1965 tarihli mahkeme kararıyla tapulama harici bırakılan 1957 parsel sayılı taşınmaz ise; 1995 yılında mahkeme kararıyla davalı K.. B.. adına tapuya tescil edilmiştir. Taraflar arasında Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2008/694 Esas, 2010/83 Karar sayılı dava dosyasında görülüp 14.01.2011 tarihinde kesinleşen mükerrer kadastrodan kaynaklı tapu iptal ve tescil davası sonucunda verilen karar ile; davalı K.. B.. adına tapuda kayıtlı 1957 parsel sayılı taşınmazın 27.05.2009 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (1957/A) ile gösterilen 1816.74 metrekare yüzölçümündeki bölümünün, mükerrer kayıt nedeniyle tapu kaydının iptaline karar verilmiştir. Davacılar Mehmet ve A.. B.., davalıya ait 1957 parsel sayılı taşınmazın mahkeme kararıyla tapu kaydının iptaline karar verilen (1957/A) bölümünün tescil harici kalacağını ileri sürerek bu taşınmaz bölümünün adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 26.02.2013 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (1957/A) ile gösterilen 1816.74 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın davacılar adlarına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm; davalı K.. B.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davaya konu taşınmaz bölümünün belirtilen mahkeme kararıyla tescil harici kaldığı kabul edilerek yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuştur. Dava, 1995 yılında hükmen davalı K.. B.. adına tapuya tescil edilen 1957 parsel sayılı taşınmazın 26.02.2013 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde (1957/A) ile gösterilen 1816.74 metrekare yüzölçümündeki bölümünün tapu kaydının iptali ve tescili istemine ilişkindir. Taraflar arasında aynı sebebe ilişkin olarak görülen ve Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 14.01.2011 tarihinde kesinleşen 2008/684 Esas, 2010/83 Karar sayılı ilamıyla; davaya konu 1957 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi rapor ve krokisinde 1957/A olarak gösterilen 1816.74 metrekarelik bölümünün davacı tarafa ait 616 parsel sayılı taşınmazla mükerrer kayda neden olduğu gerekçesiyle, fen bilirkişi rapor krokisinde (1957/A) olarak gösterilen 1816.74 metrekarelik bölümünün tapu kaydının iptaline karar verilmiş, başka bir ifadeyle tapu kaydının iptaline karar verilen 1957 parsel sayılı taşınmazın (1957/A) ile belirtilen bölümünün, davacılara ait 616 parsel sayılı taşınmaz içerisinde kaldığı kabul edilerek verilen bu hüküm kesinleşmiştir. Davacılar, sözü edilen mahkeme kararının infazını beklemeksizin işbu davayı açmışlardır. Bu nedenle davacıların, davaya konu taşınmazın tescil harici kaldığı yönündeki iddiası ve Mahkemenin bu yöndeki kabulü yerinde olmayıp, sözü edilen mahkeme kararının infazını müteakip, karara ek fen bilirkişi raporunda (1957/A) ile ifade edilen taşınmazın tapu kaydının iptali sonucu sözü edilen taşınmaz bölümünün davacılara ait 616 parsel içinde kalacağı, böyle bir durumda açıklayıcı mahiyette olan Şanlıurfa Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 14.01.2011 tarihinde kesinleşen 2008/684 Esas, 2010/83 Karar sayılı ilamı uyarınca davacıların eldeki davayı açmalarında hukuki yararlarının bulunmadığı, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-h maddesi gereğince hukuki yararın dava şartı olduğu, bu nedenle davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine (HMK 115/2) karar verilmesi gerekir. Mahkemece yeniden mükerrer kayda neden olacak biçimde yazılı olduğu şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup; davalı K.. B.. vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 24.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.