Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2013/10908 E. 2014/1047 K. 11.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2013/10908
KARAR NO : 2014/1047
KARAR TARİHİ : 11.02.2014

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden … mirasçıları vekili Avukat … ve Avukat … vekili Avukat …vekilleri Avukat … ve … ile aleyhine temyiz Hazine vekili Avukat Hatice Sarılkan geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; “Mahkemece çekişmeli taşınmazların iddia edildiği gibi tespit günü itibariyle Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan davanın kapsamında kalıp kalmadığının araştırılmadığı; bu amaçla mahallinde yöntemince yeniden keşif ve uygulama yapılarak, Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davanın kapsamı ile çekişmeli 41 ve 42 parsel sayılı taşınmazların Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davaya konu olup olmadığının belirlenmesi; yapılacak keşif ve uygulama sonucunda çekişmeli 41 ve 42 parsel sayılı taşınmazların Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen davanın kapsamında olmadığının anlaşılması halinde, tutanakların usulüne uygun şekilde kesinleştirildiği ve kesinleşmiş tutanaklar hakkında açılacak davalarda Kadastro Mahkemelerinin görevli olmadıkları düşünülerek davanın görev nedeniyle reddine ve dosyanın talep halinde görevli ve yetkili Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi; çekişmeli 41 ve 42 parsel sayılı taşınmazların Asliye Hukuk Mahkemesince açılmamış sayılmasına karar verilen tescil davasının kapsamında olduğunun anlaşılması halinde ise tutanakların kesinleştirilmesinin hukukça değer taşımayacağı ve tutanakları kesinleşmeyen taşınmazlar hakkındaki davalarda Kadastro Mahkemelerinin görevli olduğu dikkate alınarak işin esasına girilmesi, kadastro tespitleri sonucunda oluşan tapu kayıtları esas alınarak daha sonra tedavül gören taşınmazların davalı vakıf dışında kalan maliklerinin davaya dahil edilmeleri, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/son maddesi koşullarının tartışılması ile tüm iddia ve savunmaları doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi” gereğine değinilmiştir. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sırasında davacı …’ın 41 parsel sayılı taşınmaza yönelik tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak açtığı dava ayrılarak bu dosya ile birleştirilmiştir. Davacılar vekili dosyaya sunulan uzman bilirkişi raporu doğrultusunda dava ettikleri parsellerin 140, 149 ve 159 parsel sayılı taşınmazlar olarak kabul edilmesi istemiyle ıslah isteminde bulunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın görev nedeniyle reddine, dosyanın talep halinde görevli
ve yetkili Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; davacılar… ve müşterekleri vekili, birleşen davacı … vekili, müdahil davacılar … ve müşterekleri vekili ile müdahil davacılar … ve müşterekleri vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1100.00 TL. vekalet ücretinin temyiz eden taraftan alınarak, kendisini duruşmada vekil ile temsil ettiren aleyhine temyiz olunan taraflardan verilmesine, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenlerden ayrı ayrı alınmasına, 11.02.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.