Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2012/4510 E. 2013/508 K. 04.02.2013 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/4510
KARAR NO : 2013/508
KARAR TARİHİ : 04.02.2013

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO

Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında Karşıyaka Mahallesi çalışma alanında bulunan 164 ada 16, 19, 20, 22 parsel sayılı 4244.56, 2888.02, 2036.19 ve 1545.37 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tarla, 164 ada 24, 29 ve 166 ada 2 parsel sayılı 217.05, 418.45 ve 5675.08 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar arsa, 164 ada 17, 18, 21, 23, 25, 26, 36, 165 ada 1 ve 2 parsel sayılı 5388.48, 1847.03, 1679.63, 2449.06, 3573.16, 2073.26, 702.84, 2164.46 ve 3095.87 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar ham toprak niteliğiyle şahıslar lehine kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle Kadastro Komisyon tutanağı ile Hazine adına, 166 ada 1 parsel sayılı 22718.12 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydı nedeniyle Kadastro Komisyon tutanağı ile paylı olarak davalılar Dolundas M.S.Y.Derneği, Hatice Düz ve Şemsi Düz adına, 164 ada 37 parsel sayılı 1612.13 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalılar … ve paydaşları adına tespit edilmiş, 166 ada 1 parsel üzerindeki evler ile 164 ada 29 parsel üzerindeki ev beyanlar hanesinde gösterilmiştir. Davacı …, tapu kaydına dayanarak 166 ada 1 ve 2 parsel, davacı Hazine, edinme koşullarının gerçekleşmediği iddiasıyla 166 ada 1 parsel ve davacı Dolundas Mahallesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği tapu kaydına dayanarak diğer parseller için dava açmış, yargılama sırasında davalar birleştirilmiştir. Yargılama sırasında …, tapu kaydına dayanarak 164 ada 29 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı …’nün davasının kabulüne, 166 ada 2 parsel ile 166 ada 1 parselin fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen bölümünün ve aynı raporda (C) harfi ile gösterilen tescil harici kısmın 166 ada 2 parsele eklenerek davacı … adına tapuya kayıt ve tesciline, 166 ada 1 parsele yönelik Hazine davasının reddi ile fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölüm dışında kalan bölümünün tespit gibi tesciline, katılanın davasının kabulüne, 164 ada 29 parsel sayılı taşınmazın tespitinin iptali ile katılan adına tesciline, 164 ada 37 parselle ilgili Hazine davasının reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline, davacı Dolundas Mahallesi Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin davalarının kabulüne, çekişmeli 164 ada 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 36, 165 ada 1 ve 2 parsel sayılı taşınmazların tespitlerinin iptali ile davacı dernek adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı/ birleşen dosyalar davalısı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Çekişmeli 166 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ile 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölümü yönünden dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve taşınmazın Hazine aleyhine kesin hüküm oluşturan mahkeme kararı ile oluşan tapu kaydının kapsamında kaldığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu taşınmaz yönünden hükmün ONANMASINA,
2- Mahkemece, kadastro çalışmaları sırasında yol boşluğu olarak bırakılan ve fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen kısmın davacı … adına tesciline karar verilmişse de, bu bölüm için tutanak düzenlenmemiş olup bu yer yol boşluğu olarak bırakılmıştır. Tutanak düzenlenmeyen taşınmazlarla ilgili çekişmeleri çözmek Kadastro Mahkemesinin görevi dışındadır. Mahkemece bu yön göz önünde bulundurularak dava hakkında mahkemenin görevsizliğine ve dosyanın görevli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
3- 164 ada 37 parsel yönünden mahkemece davalı … ve paydaşları lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilerek Hazine’nin davasının reddine karar verilmiştir. Ancak keşif sırasında mahalli bilirkişinin dava konusu taşınmazın öncesinde mera, halen de ham toprak niteliğinde olduğu, taşınmazın hiç ekilip biçilmediğine ilişkin beyanı ve davalı tanığının da bu beyanı destekler şekildeki anlatımlarına, ayrıca davalılar…, …, Mustafa Akarçeşme ve Battal Gazi Üçtaş’ın 1976 tarihinde taşınmazı satın aldıktan sonra hiç kullanmadıkları yönündeki beyanlarına ve ziraat bilirkişinin taşınmazın yabani otlarla kaplı olup tarım arazisi niteliği bulunmadığına ilişkin raporuna göre davalılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemez. Hal böyle olunca davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup, Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA,
4- 164 ada 29 parsel yönünden; mahkemece çekişmeli taşınmazın katılanın dayandığı tapu kaydı kapsamında kaldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuştur. Ancak sözü edilen 23.7.1996 tarih ve 5 sıra numaralı tapu kaydı tescil ilamı ile oluştuğu halde ilam ve tescil krokisi getirtilip, Hazinenin taraf olup olmadığı, ilamın taraflar arasında kesin hüküm oluşturup oluşturmadığı değerlendirilmemiş, tapu kaydının başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılmamış, tapu kaydı dayanağı ilam ve haritası zemine uygulanmamıştır. Bu tür eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için; katılanın dayanağını oluşturan tapu kaydının edinme sebebinde sözü edilen tescil dosyası (yoksa tescil ilamı) ve dayanağı tescil haritası getirtilmeli, tapu kaydının kadastro sırasında revizyon görüp görmediği Kadastro Müdürlüğü ve Tapu Sicil Müdürlüğünden sorulup saptanmalı, varsa revizyon gördüğü parsellere ait onaylı tutanak örnekleri, tutanakları kesinleşmiş ise kadastro sonucu oluşan tapu kayıtları getirtilerek dosya tamamlandıktan sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve teknik bilirkişi huzuru ile yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında davacı tarafın dayandığı tapu kaydı ve haritası uygulanıp kapsamı 3402 sayılı Kadastro Yasası’nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmelidir. Tescil krokisinin uygulama kabiliyetinin bulunmaması durumunda ise tapu kaydının hudutları okunarak mahalli bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tesbiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kaydının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA,
5- 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi rapor ve korisinde (A) harfi ile gösterilen bölümü dışında kalan bölümleri ile 165 ada 1, 2, 164 ada 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26 ve 36 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki temyiz itirazlarına gelince; mahkemece sözü edilen taşınmazların davacı Dolundas Mahallesi Sosyal Yardımlaşma Derneği’nin dayandığı 13.10.1958 tarih ve 4 sıra numaralı tapu kaydı kapsamında kaldığı gerekçesiyle hüküm kurulmuştur. Nevar ki dayanılan tapu kaydının miktarı ve sınırları dikkate alındığında kapsamının miktarı ile geçerli olduğu kuşkusuzdur. … Tapu Sicil Müdürlüğü’nce 14.5.2001 tarihli müzekkere cevabı ile dosyaya gönderilen ve dayanılan 13.10.1958 tarih ve 4 sıra numaralı tapu kaydı ile bağlantılı olduğu anlaşılan 17.1.1947 tarih ve 15 sıra numaralı tapu kayıt örneğinde “takyidat: teştik köprü ayağı için Karayolları tarafından kamulaştırma kararı vardır “şerhi bulunduğuna göre tapu kaydının kapsamının belirlenmesinde kamulaştırma belgelerinden yararlanılıp, bu belgelerde tapu sınırı olarak gösterilen sınır esas alınarak tapu kaydının miktarı kadar kapsam belirlenmesi ve taşınmazların bu tapu kaydı kapsamı dışında kalan yönleri bakımından uyuşmazlığın zilyetlik hükümlerine göre çözümlenmesi zorunlu olduğu halde belirtilen kamulaştırma belgeleri getirtilmemiştir. Öte yandan 166 ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatların sahipleri de davada taraf olarak gösterilmemiştir. Bu tür eksik ve yetersiz soruşturmaya dayanılarak karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için; 17.1.1947 tarih ve 15 sıra numaralı tapu kaydındaki kamulaştırma ile ilgili belgelerin getirtilmeli, 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın üzerindeki muhdesatlar yönünden taraf teşkili tamamlanmalı, tarafların iddia ve savunmaları ile ilgili tüm delilleri toplanmalı, dosya ikmal edildikten sonra taşınmazlar başında elverdiğince yaşlı ve taşınmazları iyi bilen yerel bilirkişiler ve taraf tanıklarının katılımı ile ve teknik bilirkişi aracılığıyla yeniden keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında tapu kaydında yazılı kamulaştırma belgelerinden de yararlanılarak tapu kaydı okunup kayıtta yazılı hudutlar yerel bilirkişilere zeminde göstertilmeli, gösterilen hudutlar fen bilirkişi krokisinde işaretlenmeli; tapu kaydının kapsamı miktarı ile belirlenmeli; teknik bilirkişiden keşfi takibe elverişli ve tapu uygulamasını gösterir ayrıntılı krokili rapor alınmalı, dayanak tapu kapsamında kaldığı belirlenecek parsellerin kadastro tespit tutanaklarının onaylı örnekleri getirtilerek tespitleri ve tapu malikleri de nazara alınarak değerlendirilmeli; yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın öncesinin kime ait olduğu, kimden kime geçtiği, kimin tarafından ne zamandan beri ve ne suretle kullanıldığı hususlarında maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı; beyanların birbiri ile çelişmesi halinde yüzleştirme yapılarak çelişkinin giderilmesine çalışılmalı; beyanların tutanağın edinme sebebindeki beyanlar ile çelişmesi halinde de tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenmeli; ziraat bilirkişisinden taşınmazların toprak yapısı, niteliği, ekonomik amacına uygun zilyetlik bulunup bulunmadığı hususlarında bilimsel verilere dayalı rapor alınmalı; tapu kaydının kapsamı dışında kalan bölümleri yönünden davacı dernek lehine 3402 sayılı Yasa’nın 14. madde koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılmalı; bundan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 04.02.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.