Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2012/3747 E. 2012/4399 K. 22.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/3747
KARAR NO : 2012/4399
KARAR TARİHİ : 22.05.2012

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : SULHNAMENİN İPTALİ VE MÜLKİYET TESPİTİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi süresinde duruşmalı olarak istenmiştir. Yargıtay duruşması için gerekli tebligat giderlerinin ödenmemesi nedeniyle duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı … vekili 28.4.2008 dava dilekçesi ile, kadastro sırasında 884 parsel sayısı ile … adına tespit edilen taşınmaz hakkında Hazine ve 3. şahıslarca Kadastro Mahkemesinde açılan 1996/16 esas sayılı tespite itiraz davasının yargılaması sırasında Av. …’nın …’ün vekili olmadığı halde elindeki genel vekaletnameye dayanarak tespite itiraz edenlerin avukatlarıyla birlikte sulhe dair ortak bir dilekçe verdiğini, kadastro mahkemesince 884 parsel sayılı taşınmazın tespit dışı bırakılmasına ilişkin verilen kararın temyiz edilmeksizin kesinleştiğini, bilahare … Asliye Hukuk Mahkemesinin Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşen 2006/274 Esas sayılı dosyasında görülen mülkiyetin tespiti davası sonucunda 884 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin …’ye ait olduğunun tespit edildiğini belirterek; 884 parsel sayılı taşınmazda davalı …’ın mülkiyeti ile ilgili tespitin iptali ve taşınmazın mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tespiti, … Kadastro Mahkemesine müvekkilinin bilgisi dışında sunulan ve tespit davalarının esasını oluşturan sulhnamenin de iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda mülkiyetin tespiti ve iptali davası bakımından dosyanın tefrikine ayrı bir esasa kaydedilmesine, Sulhname’nin iptaline ilişkin davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı … vekili ile davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının mülkiyete ilişkin talebi hakkında tefrik kararı verilerek sulhnamenin iptali yönünden de davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacının 884 parsel sayılı taşınmazın maliki olup olmadığının araştırılması, malik olduğu sonucuna varıldığı takdirde sulh beyanının kendisi açısından bağlayıcı olup olmadığının tartışılması gerekli olduğu gibi verilecek kararlar birbirini etkileyeceğinden delillerin birlikte değerlendirilmesi için her iki dosyanın birlikte görülmesi gerektiği düşünülmeden davaların ayrılarak ayrı ayrı sürdürülüp sonuçlandırılmaya çalışılması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 22.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.