Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2012/2488 E. 2012/3401 K. 12.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/2488
KARAR NO : 2012/3401
KARAR TARİHİ : 12.04.2012

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO

Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan, dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi süresinde duruşmalı olarak istenmiştir. Yargıtay duruşması için gerekli tebligat giderlerinin ödenmemesi nedeniyle duruşma isteminin reddine, incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildi. İnceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 112 ada 13 parsel sayılı 40833,51 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malik hanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir. Davacı …’a vesayeten … tarafından davalı … aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan eletmanın önlenmesi davası çekişmeli taşınmaz hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazın davalı … adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı … vekili ve davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın tarafların miras bırakanı …’tan geldiği ölümünden sonra mirasçıları arasında yapılan taksim sonucu davalıya düştüğü kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu taşınmazın kök miras bırakan …’a ait olduğu konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık …’un ölümünden sonra terekesinin mirasçıları arasında usulüne uygun bir şekilde paylaşılıp paylaşılmadığı, paylaşılmış ise çekişmeli taşınmazın davalıya kalıp kalmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece kök murisin terekesinin taksim edilip edilmediği yöntemince araştırılmamış, bir kısım tanıklar ve tespit bilirkişileri usule aykırı şekilde duruşmada dinlenmişlerdir. Yine mahkemece hükmün gerekçesinde … mirasçıları arasında Kadastro Mahkemesinin 1991/86 esas sayılı dosyasında 105 ada 12 parsel sayılı taşınmazla ilgili olarak görülen davada murisin terekesinin taksim edildiğinin anlaşıldığı belirtilmiş ise de; anılan dosyada mahkemece taksim kabul edilmiş olmakla birlikte, hükmün onanmasında dair Yargıtay ilamında taşınmazın davalıların tutunduğu vergi kaydı kapsamında kaldığı kabul edilmiş ve taksim hususu değerlendirilmemiştir. O halde doğru sonuca varılabilmesi için … terekesine dahil olan taşınmazların tümü belirlenerek mahallinde taşınmazın bulunduğu yeri iyi bilen, yaşlı, yansız yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri ve taraf tanıkları hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte … terekesinin tüm mirasçıları ya da yasal temsilcilerinin katılımı ile paylaşmaya tabi tutulup tutulmadığı, her bir mirasçıya miras payına karşılık taşınır ya da taşınmaz mal verilip verilmediği, dava konusu taşınmazın kimin miras payına düştüğü, kim tarafından, ne şekilde kullanıldığı olaylara dayalı olarak sorulup saptanmalı, yerel bilirkişi, tespit bilirkişileri ve tanık sözleri terekeye dahil taşınmazların tespit tutanakları ve kesinleşmiş iseler kadastroca oluşan tapu kayıtları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı tarafın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 12.04.2012 gününde oy birliğiyle karar verildi.