Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2012/1217 E. 2012/4639 K. 28.05.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/1217
KARAR NO : 2012/4639
KARAR TARİHİ : 28.05.2012

MAHKEMESİ : İSTANBUL 15. (ŞİŞLİ 1.) İCRA MAHKEMESİ

Sermaye şirketlerinde idare ve temsil ile görevlendirilmiş kimselerin şirketin iflasını istememeleri suçundan sanıklar … ve … hakkındaki davada İİK’nun 347. maddesi gereğince şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “Muhakeme Usulü” başlıklı 349. maddesinin birinci fıkrasındaki, “Şikayet dilekçe ile veya şifahi beyanla yapılır. Dilekçeyi veya dava beyanını alan icra mahkemesi duruşma için hemen bir gün tayin edip şikayetçinin imzasını alır ve maznuna celpname gönderir. Şahit gösterilmişse o da celbolunur.” hükmü ile “Duruşma” başlıklı 350. maddesinnin birinci fıkrasındaki “İcra mahkemesi iki tarafı ve delillerini dinler ve gerek tarafların gerek şahitlerin ifadelerini duruşma tutanağına geçirir.” şeklindeki hükmü birlikte değerlendirildiğinde, icra mahkemesince duruşma açılarak yargılama yapılması gerekmekte olup, mahkemece 30.03.2011 tarihine duruşma günü verildiği halde, duruşma günü beklenmeden ve müştekinin yokluğunda yazılı şekilde karar da verilemeyeceği de gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 28.05.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.