Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2011/8836 E. 2012/841 K. 07.02.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/8836
KARAR NO : 2012/841
KARAR TARİHİ : 07.02.2012

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO

Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 105 ada 4 ve 151 ada 3 parsel sayılı 28658.25 ve 12372.98 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kaydı nedeniyle paylı olarak … ve paydaşları adına tespit ve 09.11.2006 tarihinde tescil edilmiştir. Davacılar …, …, … ve … tarafından davalı … hakkında Asliye Hukuk Mahkemesinde 8.3.2005 tarihinde açılan kamulaştırmasız el atmaya dayalı tazminat davası, görevsizlik kararı verilerek Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde kadastro tutanakları ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sırasında tazminat istemi hakkındaki dava tefrik edilmek suretiyle yeniden görevsizlik kararı verilerek Asliye Hukuk Mahkemesine aktarılmıştır. Mahkemece eldeki dava dosyası mülkiyete ilişkin kabul edilerek yapılan yargılama sonunda tescil davasının kabulüne, çekişmeli taşınmazların diğer bölümleri baki kalmak kaydıyla 201308/2307392 payının davacı … Güven adına, 201308/2307392 payının davacı … adına, 1904746/2307392 payının ise davacı … adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, tespitin dayanağı olan tapu kaydının taşınmazları kapsadığı ve davacı …’nın, tapu kaydı oluştuktan sonra payını oğlu …’e devrettiği gerekçesiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Tutanak düzenlendiği belirtilerek Kadastro Mahkemesine aktarılan dava, niteliği itibarı ile taşınmazın aynına ilişkin olmadığı için tespitin kesinleşmesine engel olmayan ve bu nedenle de kadastro mahkemesine devri gerekmeyen bir davadır. Mahkemece bu husus gözönüne alınarak tazminat istemi hakkında tefrik ve görevsizlik kararı verilmiştir. Taşınmazın mülkiyeti hakkında askı ilan süresi içinde yöntemince açılmış bir dava bulunmamaktadır. Bu sebeple de devredilen dava dikkate alınmaksızın taşınmazın kadastro tespiti kesinleştirilerek tapu sicili oluşturulmuş ve intikali yapılmıştır. Hal böyle olunca, mahkemece yapılacak iş, mülkiyete ilişkin bir dava bulunmaması nedeniyle taşınmazlar üzerindeki “davalıdır” şerhleri kaldırılarak; “taşınmazlar hakkında yöntemine göre açılmış bir dava bulunmadığından karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu yön gözardı edilerek, mülkiyeti uyuşmazlık konusu olmayan taşınmazlara ilişkin hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi, kabule göre de tescile karar verilen paylar toplamı ile payda eşit olmayacak şekilde infazı olanaksız hüküm kurulmuş olması da isabetsiz olup, davalının temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 07.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.