YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/7939
KARAR NO : 2011/8161
KARAR TARİHİ : 29.11.2011
MAHKEMESİ :AĞIR CEZA MAHKEMESİ
Ödeme şartını ihlal suçundan sanık …’nın, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 340. maddesi uyarınca 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına dair… İcra Ceza Mahkemesinin 07/10/2010 tarihli ve 2010/1077 esas, 2010/1502 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin … Ağır Ceza Mahkemesinin 30/11/2010 tarihli ve 2010/1134 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya aleyhine,Adalet Bakanlığından verilen 22.09.2011 gün ve 2011/47774 sayılı kanun yararına bozma talebini içeren Yargıtay C.Başsavcılığının 18/10/2011 gün ve K.Y.B. 2011/291284 sayılı tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle dosya incelendi.
… İcra Müdürlüğünün 2007/746 sayılı dosyası üzerinden yapılan icra takibi sırasında adı geçen sanığın, icra kefili olarak borcun tamamını faizi ve tüm masrafları ile birlikte ödeyeceğini taahhüt ettiği halde, taahhüdünü yerine getirmediğinden bahisle mahkûmiyetine karar verilmiş ise de, bahsedilen taahhütnamenin 04/06/2010 tarihli olduğu ancak …icra Müdürlüğü tarafından icra emrinin sanığa 09/06/2010 tebliğ edilmiş olduğu, sanığın icra dairesinde taahhütte bulunmadan önce, tüm sürelerden feragat ettiği ve takibin kesinleştirilmesi yönünde bir beyanının da bulunmaması karşısında, hakkındaki icra takibi kesinleşmemiş bulunduğundan taahhüdün geçerli olmayacağı ve suçun oluşmayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan anılan hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309.maddesi uyarınca bozulması gereğine işaret edilmiştir. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
“Borçlunun ödeme şartını ihlali halinde ceza” başlıklı 5358 sayılı Yasa’nın 11. maddesi ile değişik İİK’nun 340. maddesinin birinci cümlesi; “111. madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını ihlal eden borçlunun, alacaklının şikayeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir.” hükmünü içermektedir. Madde metninden de anlaşılacağı üzere, ödeme şartını ihlal eyleminden dolayı cezalandırabilmek için öncelikle ihlalde bulunanın borçlu sıfatını taşıması gerekmektedir. Düzce 3.İcra Müdürlüğünün 2009/746 esas sayılı dosyasında borçlu sıfatı bulunmayan 3.kişi …’nın 04/06/2010 tarihinde icra kefili sıfatı ile ödeme taahhüdünde bulunmuş ise de, icra emrinin taahhütte bulunduğu 04/06/2010 tarihinden sonra 09/06/2010 gününde tebliğ edildiği dikkate alındığında, icra kefilinin taahhütte bulunduğu tarihte henüz borçlu sıfatını taşımadığının kabulü gerekmektedir. Hal böyle olunca taahhüdü ihlal suçunun unsurları
oluşmadığından tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi isabetsiz olduğundan, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Açıklanan nedenlerle Yargıtay C.Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine atfen düzenlediği tebliğname yerinde görülmekle, … Ağır Ceza Mahkemesinin 30/11/2010 tarihli ve 2010/1134 değişik iş sayılı kararının BOZULMASINA,
Bozma üzerine 5271 sayılı CMK’nun 309/4-d maddesi gereğince yeniden uygulama yapılması gerektiğinden;
Borçlu …’nın ödeme şartını ihlal eyleminden dolayı tazyik hapsi cezası ile cezalandırılmasına yer olmadığına, hakkındaki mahkumiyet hükmünün çektirilmemesine, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 29.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.