Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2011/7293 E. 2012/3162 K. 04.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/7293
KARAR NO : 2012/3162
KARAR TARİHİ : 04.04.2012

MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Davacı tarafça genel kadastro ile oluşan tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile tapu kaydına dayanılarak açılan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtayca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ :
Dava konusu 131 ada 7 parsel sayılı 25404,22 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ölü (Kasım oğlu) Biro Akmaz adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı … tapu kaydına ve irsen intikale dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın verilen kesin süre içerisinde keşif masrafı yatırılmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece verilen süre içerisinde davacı tarafça keşif giderlerinin mahkeme veznesine depo edilmediğinden keşif yapılamadığı, dosya kapsamına göre de davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan değerlendirme, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 36. maddesinin ispat külfeti kendisine düşen taraf aleyhine uygulanabilmesi için, öncelikle taraflardan tanık ve diğer delil listelerinin alınması, dayanılan kayıtlar varsa celbedilip dosyaya konulması, komşu parsel tutanak ve dayanaklarının getirtilmesi, yerel bilirkişi adaylarının isimlerinin zabıta aracılığı ile tespit edilmesi, kısaca dosyanın keşfe hazır hale getirilmiş olması gerekir. Bundan sonra belirlenecek keşif günü ile ilgili ara kararında hakim, katip, mübaşir, yerel bilirkişi adayları, taraf tanıkları, uzman bilirkişilere verilecek ücretler, vasıta parası ve yapılacak tebligatlarla ilgili masraflar kalemler halinde gösterilip, bu ücretlerin temini ve yatırılması için ilgililere makul bir süre tanınması, ilgiliye tanınacak süre ile keşif günü arasında da, bilirkişi adayları, taraf tanıkları ve uzman bilirkişilere çıkarılacak davetiyelerin muhatabına ulaşabilmesi için yine uygun bir sürenin bulunmasına özen gösterilmesi, bu ara kararına uymamanın sonuçlarının, hazır bulunan davacıya ihtar edilip, hazır bulunmayanlara usulen tebliğ edilmesi gereklidir. Somut olayda davacının dayandığı tapu kayıtları tapu tesisinden itibaren tüm gittileri ile birlikte getirtilerek dosya tamamlandığı gibi, davacıya tapu kayıt maliki ile irs ilişkisini kanıtlama olanağı tanınmamış; iptali istenen tapu kayıt maliki ölü Biro Akmaz’ın nüfus kaydı ya da veraset ilamı getirtilerek davalıdan başka mirasçısı olup olmadığı denetlenmemiş; varsa diğer mirasçıların davaya dahil edilmesi suretiyle taraf koşulunun sağlanması gerektiği üzerinde durulmamıştır. Hal böyle oluncadosyanın keşfe hazır hale geldiğinden söz edilemez. Dosya keşfe hazır hale gelmeden keşif ara kararı verilmesi isabetsiz olduğu gibi bir an için ara kararın yerinde olduğu kabul edilse dahi ilgili masrafların, davacıya verilen sürenin son gününde yatırılmış olması halinde ilgililere yapılacak tebligat için keşif tarihine kadar yeterli süre bulunmayışı nedeniyle de verilen keşif ara kararı usule ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Bu durumda, yapılamayacağı ve sonuç alınamayacağı önceden belli olan keşifle ilgili masrafların yatırılmasına ilişkin ara kararına uyulmaması nedeniyle davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 04.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.