Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2011/6374 E. 2012/4984 K. 06.06.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/6374
KARAR NO : 2012/4984
KARAR TARİHİ : 06.06.2012

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında temyize konu 104 ada 82 parsel sayılı 2842,87 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına tespit edilmiştir. Davacı …, kök murisi …’dan intikal eden ve taksim edilmemiş miras payı olduğu iddiasıyla taşınmazın … mirasçıları adına tescili için dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine dava konusu 104 ada 82 sayılı parselin tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, çekişme konusu 104 ada 82 sayılı parselin öncesinde tarafların kök murisi …’a ait iken davalı …’e hibe edildiği ve davacının bu durumun aksini ispatlayamadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm için yeterli bulunmamaktadır. Mahkeme tarafından, davalı …’ün 27.05.2009 günlü celsedeki kabul beyanı ile 22.09.2010 tarihli davacı ve davalı mirasçıları arasındaki antlaşma senedi tartışılıp değerlendirilmediği gibi 23.10.1995 günlü hibe senedinde imzası bulunan tanıklar …., …, … ve … … da hibe senedi içeriği yönünden dinlenmemiştir. Doğru sonuca varılabilmesi için taşınmaz başında yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, sözü edilen senet tanıkları ve tespit bilirkişileri hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalıdır. Keşifte, yukarıda açıklanan hususlar yerel bilirkişiler ve tanıklardan sorulup, olaylara dayalı ayrıntılı beyanları alınmalı, tespite aykırı sonuca varıldığında tespit bilirkişileri de tanık sıfatı ile dinlenilerek aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma ve inceleme yapılmaksızın yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 06.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.