Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2011/4151 E. 2011/8392 K. 01.12.2011 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/4151
KARAR NO : 2011/8392
KARAR TARİHİ : 01.12.2011

MAHKEMESİ : … İCRA MAHKEMESİ

Alacaklıyı zarara uğratmak kastiyle mevcudu eksiltmek suçundan sanık …’ın İİK’nun 331, TCK’nun 52/2. maddeleri gereğince 6 ay hapis ve 100,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Her ne kadar, sanığın üzerine atılı bulunan alacaklıdan mal kaçırmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçunun yaptırıma bağlandığı İİK’nun 331. maddesinin birinci fıkrasında takipten iki yıl önceki eyleminin suça konu edilebileceği şeklinde düzenleme bulunmakta ise de, aynı Yasanın 16. Bap’ında yer alan ve şikayete bağlı suçların şikayet sürelerini öngören ve dava açma şartı olması nedeniyle öncelikle gözetilmesi gereken İİK’nun 347. maddesinde, şikayet hakkının suçun işlenildiğini öğrenme tarihinden itibaren üç ay ve her halde bir yıl içerisinde kullanılmadığı takdirde düşeceği hüküm altına alınmıştır. Hal böyle olunca, suçun işlendiği 15.03.2005 tarihinde yürürlükte bulunan kanun ile değişik madde arasında sanık bakımından yapılan lehe-aleyhe değerlendirmede, 347. maddenin değişik halinin sanık lehine olduğu ve suç tarihi olan 15.03.2005 tarihinden itibaren her halde bir yıllık süre içinde şikayetin yapılmadığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında açılan davada İİK’nun 347. maddesi gereğince “müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine” karar verilmesi gerekirken, sanığın cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kabule göre de;
a-) Sanığın temsilcisi olduğu borçlu şirketin başka alacaklıları tarafından borçlu şirket hakkında … 2. İcra Müdürlüğünün 2007/351, 352 ve 354 Esas sayılı icra dosyalarında başlatılan icra takiplerinin semeresiz kalması nedeniyle, İİK’nun 331. maddesine aykırılık suçundan dolayı … İcra Ceza Mahkemesine suç tarihi ve şikayet tarihi aynı olan şikayetlerde bulunulduğu ve şikayetlerin Mahkemenin 2008/872, 873 ve 875 Esas sırasına kaydedilerek 29.06.2009 tarihinde sanık hakkında mahkumiyet kararı verildiği temyiz nedeniyle Dairemizce yapılan incelemelerden anlaşılmakla, eylemlerin 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenen zincirleme suç oluşturup oluşturmayacağının tartışılmaması ve yargılamada birliğin sağlanması amacıyla dosyaların birleştirilmesi gerekip gerekmediği hususunun düşünülmemesi,
b-) Sabıkasız olan sanık hakkında tayin olunan hapis cezasının ertelenmesine yer
olmadığına karar verilirken, 5237 sayılı TCK’nun 51/1-b maddesinde belirtilen “suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaat oluşup oluşmaması” hususlarının değerlendirilmesi gerekirken, sanığın şahsi ve sosyal hali, suçun işleniş biçimi, müştekinin zararının karşılanmamış olması şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle ertelemeye yer olmadığına hükmolunması,
Yasaya aykırı olup, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün kısmen istem gibi BOZULMASINA, 01.12.2011 gününde oy birliği ile karar verildi.