Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2011/3945 E. 2012/3240 K. 05.04.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2011/3945
KARAR NO : 2012/3240
KARAR TARİHİ : 05.04.2012

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO

Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 125 ada 9 parsel sayılı 5882,20 ve 127 ada 46 parsel sayılı 7838,28 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, miras yolu ile gelen hak, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile davalı … Veren adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazların Hazineye ait olduğu iddiası ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine çekişmeli taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazların tarla olup hali hazırda çayır olarak kullanılmakta bulunduğu ve zilyetlikle mülk edinme şartlarının davalı yararına gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Somut olayda dava konusu olan taşınmazlar belgesiz zilyetliği dayalı olarak davalı adına tespit edilmiş; Hazine, taşınmazların Hazine’ye ait olduğunu öne sürerek dava açmış, yargılama sırasında taşınmazların kamuya ait yerlerden olduğunu, zilyetlik ile kazanılamayacağını öne sürmüştür. Dava konusu taşınmazlardan 125 ada 9 parsel sayılı taşınmazın kuzeyinde 125 ada 1 parsel sayılı mera bulunduğu halde yöntemince mera araştırması yapılmamış, keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler aynı köyden seçilmiştir. 127 ada 46 parsel sayılı taşınmazın ise sınırında bulunan 127 ada 84 ve 47 parsellere ait kadastro tespit tutanakları getirtilmediği gibi kuzeydeki 127 ada 50 ve 51 parsellerden sonra gelen taşınmaza ait herhangi bir bilgi ve belge de bulunmamaktadır. Hal böyle olunca dava konusu taşınmazları tümden çevreleyen tüm taşınmazlara ait kadastro tespit tutanakları, varsa dayanak kayıtları getirtilip bölgede tahsisli mera kaydı olup olmadığı sorulup, varsa evrakları ve tahsis kayıtları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri huzuruyla keşif icra edilmeli, mera tahsis kararı mevcut ise, öncelikle taşınmazların tahsisli mera kapsamında kalıp kalmadığı, aksi takdirde taşınmazların öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, taşınmazların sınırında bulunan 125 ada 1 parsel sayılı kesinleşen mera parseli ile arasında ayırıcı bir unsurun bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mahkemece yapılacak gözlem tutanağa geçirilmeli, taşınmazların geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazların öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında genişleme olup olmadığı, komşu mera parseli ile arada ayırıcı unsur bulunup bulunmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların tarımsal niteliğini bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı, çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu mera parselinden nasıl ayrıldığını açıklar nitelikte, çekişmeli taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı ve çekişmeli taşınmazlar ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösterip açıklayan rapor ve harita düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu şekilde araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 05.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.