YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/8515
KARAR NO : 2011/4568
KARAR TARİHİ : 21.09.2011
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 168 ada 3; 145 ada 22 ve 23 parsel sayılı 604.63, 79.12 ve 515.88 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlardan, tapu kaydı, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 168 ada 3 sayılı parsel eşit paylarla … ve …, 145 ada 22 ve 23 sayılı parseller ise eşit paylarla … ve … adlarına tespit edilmiştir. Davacı … ile … ve … adlarına tespit edilen parsellere uygulanan tapu kaydına dayanarak, zeminde olmadığı halde kadastro tespiti sırasında bu parseller arasında paftasında yol olarak bırakılan yerin, kendilerine ait parsellere katılması istemi ile ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda 2006/897 Esas, 2008/60 Karar sayılı ve 11.02.2008 tarihli ilam ile davacıların yola ilişkin davası yönünden Mahkemenin görevsizliğine, kararın kesinleşmesi ve talep halinde dosyanın görevli Çameli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, 168 ada 3; 145 ada 22 ve 23 sayılı parsellere ilişkin davanın tefriki ile mahkemenin ayrı esasına kaydına karar verilmiştir. Tefrik edilen dava nedeniyle yapılan yargılama sonunda yola ilişkin dava hakkında 3402 sayılı Kanun’un 16/b maddesi gereğince haritasında gösterilmekle yetinilmesi ve aynı yasanın 26/son maddesi gereğince mahkemenin kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazlar hakkında görevli olacağı nazara alınarak görevsizliğe karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davanın kadastro tespiti sırasında bırakılan yolların iptali ve davacıların adlarına tespit edilen parsellere ilave edilmesi istemine yönelik olduğu kabul edilerek, kadastro sırasında tutanak düzenlenmeyen yerlerle ilgili davada Kadastro Mahkemesinin görevli olmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de; Mahkemenin kabulü dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacılar, kadastro tespitinde yol olarak bırakılan yerlerin kendi parsellerine dahil olduğu iddiası ile dava açmışlardır. Birleştirilerek Mahkemenin 2006/897 Esasında görülen davaların yapılan yargılaması sonunda 2006/897 Esas, 2008/60 sayılı ilamı ile, yola ilişkin dava nedeniyle Mahkemenin görevsizliğine ve karar kesinleştiğinde dosyanın görevli Çameli Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine, 145 ada 22, 23 ve 168 ada 3 sayılı parsellere yönelik davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve bu kararın kesinleşmesi üzerine davacıların yola ilişkin davası Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. Yukarıda belirtilen parseller hakkında olduğunun kabulü ile tefrik edilen dava ise kadastro mahkemesinin 2008/20 Esasına kaydedilmiştir. Hal böyle olunca eldeki dava dosyası yola ilişkin bulunmamaktadır. Mahkemece sözü edilen parseller yönünden bir karar verilmesi gerekirken, davanın yola ilişkin olduğu kabul edilmek suretiyle görevsizlik kararı verilmesi isabetsiz olduğu gibi, davacıların adlarına tespit edilen parsellere yönelik davaları da bulunmadığı halde, davaya konu kabul edilerek tefrik kararı verilip, yeniden esasa kaydedilen dava dosyasında davacılar adına tespit edilen dava dışı 145 ada 22, 23 ve 168 ada 3 sayılı parsellerin kadastro tespit tutanaklarının, kesinleştirilmek üzere Kadastro Müdürlüğüne gönderilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözardı edilmiş olması da isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 21.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.