YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/5400
KARAR NO : 2011/5980
KARAR TARİHİ : 17.10.2011
MAHKEMESİ :İCRA MAHKEMESİ
Ticareti terk hükümlerine muhalefet etmek suçundan sanık …’in İİK’nun 337/a maddesi uyarınca üç ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde sanık … vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Mersin Uray Vergi Dairesi Müdürlüğünün 29/4/2009 tarih ve 14173 sayılı yazısı ile borçlu şirketin 31.12.2007 tarihi itibariyle ticareti re’sen terk işleminin yapıldığının bildirilmesi ve müşteki vekilinin, İİK’nun 347. maddesinde düzenlenen üç ay ve her halde bir yıllık süreler geçtikten sonra 29.01.2009 tarihinde şikayette bulunması nedeniyle müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de,
1- Sanığa tebliğ edilen duruşma davetiyesinde İİK’nun 349. maddedeki açıklama bulunmamasına rağmen sanığın yokluğunda yargılama yapılmak suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
2- Dava ve cezanın İİK’nun 354. maddesinde yazılı sebeplerden düşeceğinin kararda belirtilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
İsabetsiz, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, üç sanığın da borçlu şirketi temsil etmeleri nedeniyle haklarında şikayette bulunulduğunun anlaşılması karşısında, bozma kararının, kararı temyiz etmeyen diğer sanıklar … ve …’ye de CMK’nun 306. maddesi uyarınca sirayet ettirilmesine, 17.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.