YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2010/129
KARAR NO : 2010/4330
KARAR TARİHİ : 18.06.2010
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında temyize konu 101 ada 15, 34, 136, 236, 264 ve 102 ada 1 parsel sayılı 164,87, 9006,03, 344,80, 3390,42 9354,71 ve 1083,89 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeni ile davalı … adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, yasal süresi içinde çekişmeli taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden oldukları iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda çekişmeli 101 ada 236 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile çeşme ve koruluk niteliği ile davalı Hazine adına tesciline, çekişmeli 101 ada 15, 34, 136, 264 ve 102 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş, hüküm davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı Hazine vekilinin çekişmeli 101 ada 15, 34, 136, 236 ve 264 parsel sayılı taşınmazlara yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu taşınmazlarla ilgili hükmün ONANMASINA,
2- Davacı Hazine vekilinin 102 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyizine gelince; mahkemece çekişmeli taşınmazın mahkemenin 2007/134 Esas sayılı davasına da konu olduğu, sehven davalar birleştirilmeksizin adı geçen dosyanın karara bağlandığı ve kararın kesinleştiği, kesinleşen karara göre de taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmadığının anlaşıldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; değerlendirme usul ve yasaya uygun bulunmamaktadır. Çekişmeli parsel hakkında … … ile … Köyü Tüzel Kişiliği arasında görülen 2007/134 Esas sayılı davada oluşan kesin hükmün bu dosyada değerlendirilmesi gerekir. Kadastro Mahkemesinde görülen bu dava derdest iken diğer davada verilen hüküm sonucunda çekişmeli parselin tespiti kesinleşmiş olmaz. Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için … … usulen bu davaya dahil edilmeli, … … ile … Köyü Tüzel Kişiliği arasındaki kesin hüküm göz önünde bulundurulmak suretiyle yeniden hüküm kurulmalıdır. Kadastro Hakimi dosya kapsamına uygun, doğru ve infazı kabil sicil oluşturmakla yükümlü olup Hazine vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, 18.06.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.