Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2009/9491 E. 2010/446 K. 01.02.2010 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/9491
KARAR NO : 2010/446
KARAR TARİHİ : 01.02.2010

MAHKEMESİ : İCRA MAHKEMESİ

Alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçundan sanıklardan …’ın beraatine, sanık …’ın İİK’nun 331, 765 sayılı TCK’nun 522, 59/2, 647 sayılı Yasa’nın 4.maddesi gereğince 492.00 TL. adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma-ortadan kaldırma istemli tekbliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Sanık … hakkında verilen hükme yönelik temyiz incelemesi sonucunda,
Sanığa isnat edilen suç, İİK’nun 331. maddesinde: “Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla, mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak, telef ederek veya kıymetten düşürerek hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek veya asıl olmayan borçlar ikrar ederek mevcudunu suni surette eksiltirse, aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacaklı alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde, altı aydan üç yıla kadar hapis ve bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.” şeklinde düzenlendiği ve yargılama sırasında sanık …’ın işyerinin ilk önce kendi adına iken, daha sonra oğlu sanık …’a devrettiği, bilahare sanık …’nin askere gitmesi nedeniyle, işlerin aksamaması için işyerini tekrar kendi üzerine aldığı yönündeki savunması dikkate alındığında, …’ın askere gidiş ve geliş tarihleri ile işyerinin ilk kuruluş tarihinden itibaren malikleri ile işyerinin …’a devredildiği tarihte diğer sanık …’ın askerde olup olmadığının tespiti ile sanıkların hukuki durumlarının sonucuna göre takdiri yerine eksik inceleme ile mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Suç tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan İİK’nun 352/b maddesi uyarınca, tayin edilen hürriyeti bağlayıcı cezanın para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,
İsabetsiz olduğundan, temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün istem gibi BOZULMASINA, 01/02/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.