Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2009/7209 E. 2009/8462 K. 08.12.2009 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/7209
KARAR NO : 2009/8462
KARAR TARİHİ : 08.12.2009

MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 121 ada 1 parsel sayılı 34958.18 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, mera olarak sınırlandırılmıştır. Davacı … ve …, yasal süresi içinde tapu kaydı, mahkeme kararı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve çekişmeli 121 ada 1 parsel sayılı taşınmazın eşit paylarla davacılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacı dayanağı tapu kaydının çekişmeli taşınmazı kapsadığı, kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar vermek için yeterli bulunmamaktadır. Mahkemece, davacı tarafın dayanağı tapu kaydının kapsamı ve yüzölçümü usulünce belirlenmemiş, tapu kaydının revizyon durumu sorulmamış, taşınmazın niteliği ile ilgili olarak usulüne uygun mera araştırması yapılmamış, 3 kişilik, uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmamıştır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak kadastro örnekleri ile dayanakları olan kayıt ve belgeler getirtilip dosya tamamlandıktan sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan komşu köylerde ikamet eden şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; aynı yönteme göre tesbit edilecek taraf tanıkları ve 3 kişilik ziraat mühendisleri kurulu huzuruyla keşif yapılmalıdır. Keşif sırasında dayanılan tapu kaydı uygulanıp kapsamı belirlenmeli, tapu kaydının sınırlarında okunan “tarik, göl ve …” sınırlarının kadimden beri yön değiştirmeyen sabit bir sınırlar olup olmadığı araştırılmalı, bu sınırların değişebilir sınır olduğunun anlaşılması halinde kaydın miktarı ile geçerli olduğu düşünülmeli, tapu kaydının kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmalı, bilirkişilerce gösterilemeyen sınırlar için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın ilk maliki, intikali ve tasarrufu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, taşınmazın öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yargılama boyunca dinlenen bilirkişi ve tanık beyanları arasındaki çelişki yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kaydının kapsamını belirtir ve keşif takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, 3 kişilik uzman ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan taşınmazın niteliğiyle ilgili ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, çekişmeli taşınmazın, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün niteliği açıklığa kavuşturulmalı, çekişmeli taşınmazla ilgili olarak Kadastro Mahkemesinin 2007/798 esas sayılı dosyasında açılmış olan bir başka davada, her iki dosyanın birleştirilmesi gerektiği düşünülmeden görülmek suretiyle davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına ilişkin olarak verilen hükmün, Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle 24.02.2009 tarihinde kesinleştiği hususu da nazara alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 08.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.