YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2009/5026
KARAR NO : 2009/6446
KARAR TARİHİ : 12.10.2009
MAHKEMESİ : ANKARA 2. İCRA MAHKEMESİ
Gerçeğe aykırı beyanda bulunmak suçundan sanıklar … Çimento San. Ltd. Şti., … ve …’nın ayrı ayrı beraatlerine, haklarında İİK’nun 89/4.maddesi gereğince talep edilen tazminatın reddine karar verilmiş, hüküm yasal süresi içerisinde şikayetçi vekili tarafından temyiz edildiğinden, Yargıtay C.Başsavcılığının bozma istemli tebliğnamesiyle dosya Daireye gönderilmiş olmakla, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okunarak, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Gerçeğe aykırı beyanda bulunma suçuna yönelik kurulan hükmün temyiz incelemesi sonucunda;
Müşteki vekilinin hazır bulunduğu 24.7.2008 tarihli celsede oturumun 16/09/2008 tarihine ertelendiğinden haberdar olmasına rağmen, bu tarihteki duruşmaya gelmediği gibi mazeret de bildirmediği anlaşılmakla İİK’nun 349.maddesinin 6.fıkrası gereğince müştekinin şikayet hakkının düşürülmesine karar verilmesi gerekirken yargılamaya devamla sanıkların beraatlerine karar verilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hüküm fıkrasından “….sanıkların beraatlerine” kısmının çıkarılarak, yerine “Müşteki vekilinin 16.9.2008 tarihli celseye gelmediği gibi mazeret de bildirmediği anlaşılmakla sanıklar hakkında açılan davada müştekinin şikayet hakkının İİK’nun 349.maddesinin 6. fıkrası gereğince düşürülmesine” ifadesi yazılmak suretiyle hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8.maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’un 322.maddesi gereğince kısmen isteme uygun olarak düzeltilerek ONANMASINA,
Tazminat istemine yönelik hükmün temyiz incelemesi sonucunda ise;
İİK’nun 89/4.maddesine göre “Üçüncü şahıs, haciz ihbarnamesine müddeti içinde itiraz ederse, alacaklı, üçüncü şahsın verdiği cevabın aksini tetkik merciinde ispat ederek üçüncü şahsın 338/1. maddesi hükmüne göre cezalandırılmasını ve ayrıca tazminata mahkum edilmesini isteyebilir. Tetkik mercii, tazminat hakkındaki davayı genel hükümlere göre halleder.” hükmü karşısında haciz ihbarnamesine verilen cevabın gerçeğe aykırı olduğu iddiası nedeniyle üçüncü kişinin cezalandırılması isteği cezanın kişiselliği prensibi de dikkate alınmak suretiyle ayrı bir yargılama usulüne tabi olup, tazminat istemi yönünden davanın genel hükümlere çözümlenmesi gerekmektedir. Hal böyle olunca müştekinin duruşmaya gelmemesi haline yönelik olarak HUMK’nun 409. maddesine uygun şekilde işlem yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayini gerekirken tazminat talebinin reddine karar verilmesi,
İsabetsiz olduğundan temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün açıklanan nedenlerle kısmen istem gibi BOZULMASINA, 12.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.