YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/9293
KARAR NO : 2008/7339
KARAR TARİHİ : 17.11.2008
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında kadastro tespitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 137 ada 159 parsel sayılı 2.857,15 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz mera vasfıyla sınırlandırılmıştır.Davacı …, yasal süresi içinde kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazın bir bölümü için dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine, çekişmeli taşınmazın tespit gibi mera vasfıyla özel siciline yazılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmazın 4342 sayılı Yasa uyarınca yapılan mera tahsis haritasının kapsamında kaldığı,davacı tarafça 4342 sayılı Yasa uyarınca yapılan idari nitelikteki mera tahsis işleminin idari yargıda iptal ettirilmediği ve meranın yasal olarak zilyetlikle kazanılamayacağı gerekçesi ile mahallinde keşif yaptırılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaz 4342 sayılı Yasa uyarıca mera tahsis kararıyla değil, 3402 sayılı Yasa hükümleri uyarınca Kadastro Komisyonu Kararıyla mera vasfıyla sınırlandırılmıştır. Mahkemece mahallinde keşif yapılmak suretiyle çekişmeli taşınmazın vasfının mera mı yoksa zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden mi olduğunun tesbit ettirilmesi, zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden ise davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşup oluşmadığı yönünde araştırma yapılması zorunludur. Doğru sonuca ulaşabilmek için öncelikle tarafların iddia ve savunmalarıyla ilgili tüm deliller ile çekişmeli parsele komşu bütün parsel tutanak ve dayanakları celp edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları ve tüm tespit bilirkişileri huzuruyla keşif icra edilmeli, taşınmazın ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, kullanımının ekonomik amacına uygun olup olmadığı, taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı yerel bilirkişi ve tanıklardan etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri çevre parsel tutanakları ve dayanakları ile
denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanağa aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, ziraat mühendislerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın toprak yapısı, vasfı, öncesinde mera olup olmadığı, bitki örtüsü ile komşu taşınmazlara göre arz ettiği özellikler konusunda karşılaştırmalı ve ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, mahkemenin çekişmeli taşınmaz hakkındaki gözlemi keşif zaptına geçirilmeli, fen bilirkişiye keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli harita ve rapor düzenlettirilmeli, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz davacı … vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 17.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.