Yargıtay Kararı 16. Hukuk Dairesi 2008/7936 E. 2008/8318 K. 23.12.2008 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2008/7936
KARAR NO : 2008/8318
KARAR TARİHİ : 23.12.2008

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasında kooperatif eski yöneticilerinin neden oldukları zararların tazminine ilişkin tazminat davası sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca duruşmalı olarak incelenmesi istenilmekle; duruşma için belli edilen gün ve saatte temyiz eden … vs. vekili Avukat … ile aleyhine temyiz istenilen … Konut Koop. Denetçileri vekili Avukat … geldiler. Gelenlerin yüzlerine karşı duruşmaya başlandı. Tarafların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmanın bittiği bildirildi. Süresi içinde inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacılar vekili, müvekkili kooperatifin eski yöneticileri olan davalıların, genel kurul kararına aykırı olarak bir binanın tamir ve bakımı işinde kooperatifi 36.828,20-YTL zarara uğrattığını ileri sürerek, bu meblağın temerrüt faiziyle davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, eksiklik ve hataların yüklenici firmaya tamamlattırılmasını talep ettikleri sırada yönetimin değiştiğini, yeni yönetimin bundan vazgeçerek yapılanları yıktırdığını, müvekkillerinin gerekli özeni gösterdiklerini savunarak, davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davalıların kooperatifi zarara uğrattıkları gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 37.979,79-YTL’nin temerrüt faiziyle davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Dava kooperatif eski yöneticilerine karşı tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece davalıların kooperatif genel kurulunda alınan karara aykırı davrandıkları gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; davacı kooperatifçe de kabul edildiği üzere, kararın gerekçesinde belirtilen genel kurul kararının, yapılan işten önce 2004 yılında değil, işten sonra 2005 yılında alındığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu nedenle, mahkeme kararın gerekçesi doğru değildir. Diğer yandan, mahkemece hükme esas alınmayan bilirkişi raporunda, davalı yöneticilerin hatalı ve eksik imalat nedeniyle yüklenici ile muaraza çıkardıkları, bu nedenle sorumlu tutulamayacakları belirtilmiş ise de; esasen bu görüş de doğru değildir. Bu dava kapsamında davalı yöneticiler, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 98. maddesi yollaması ile TTK’nun 336. maddesi gereğince, aldıkları kararlar ile yaptıkları işlerde kusursuz olduklarını ispat etmedikçe müteselsilen sorumludurlar. Yönetim kurulu üyeleri görevlerini ifaları sırasında bir zarar oluşmuşsa, bu zararın üyelerin kusurlu eylemi sonucu meydana geldiğinin kabulü gerekecektir. Başka bir deyişle, Türk Ticaret Kanunu, yönetim kurulu üyeleri için kusur esasına dayanan bir sorumluluk öngörmüş ve yönetim kurulu üyeleri aleyhine kusur karinesi kabul etmiştir. (…-Ticari İşletme ve Şirketler-s. 1941, 1942, 1999) Bu açıklamalar çerçevesinde somut olaya döndüğümüzde; esasen davalı yöneticilerin genel kurul iradesine aykırı olarak yaptıkları bir işlem bulunmadığından, mahkeme kararının gerekçesi doğru değildir. Mahkemece, 22.2.2004 tarihli genel kurulda yönetim kuruluna verilen yetkinin yapılan işi kapsayıp kapsamadığı, ayrıca sözleşmenin feshedilmesinde davalıların ya da yüklenicinin hangisinin kusurlu olduğu, tamir ve eksikliklerin neden giderilmediği hususlarında, yukarıda açıklanan ilkeler çerçevesinde bir değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp, temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 550.00 YTL vekalet ücretinin temyiz eden davacılardan alınarak duruşmada kendilerini vekille temsil ettiren davalılara verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 23.12.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.