YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/4231
KARAR NO : 2007/4052
KARAR TARİHİ : 30.10.2007
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Mal beyanında bulunmamak suçundan sanık … …’nun 2004 sayılı İİK’nun 5358 sayılı Kanun’la değişik 337/1.maddesi uyarınca 10 gün disiplin hapsi ile cezalandırılmasına dair, Üsküdar 2.İcra Mahkemesinin 07.12.2006 tarihli ve 2006/1503-2753 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin, Üsküdar 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2007 tarihli ve 2007/97 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre: 2004 sayılı İİK’nun “Muhakeme usulü” başlıklı 349.maddesi ile “Duruşma” başlıklı 350.maddesine nazaran İcra Mahkemesince duruşma açılarak yargılama yapılması gerektiği gözetilmeden, sanık … …’nun savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle evrak üzerinden karar verilmesi nedeniyle itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmiş olmasında isabet görülmemekle kararın bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 31.08.2007 gün ve 44456 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C.Başsavcılığının 24.09.2007 gün ve K.Y.B.2007/181697 sayılı tebliğnamesiyle istenilmiş olmakla,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
2004 sayılı İİK’nun “Muhakeme usulü” başlıkılı 349.maddesi ile “Duruşma” başlıklı 350.maddeleri birlikte değerlendirildiğinde İcra Mahkemesince yapılacak yargılamalarda duruşma açılması gerekmektedir. Mahkemece duruşma açılmadan, borçlu sanığın savunma hakkı kısıtlanmak suretiyle yapılan yargılama sonucunda verilen cezalandırma kararına yapılan itirazın kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi isabetsizdir.
Bu nedenle Yargıtay C.Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine atfen düzenlediği tebliğname yerinde görülmekle, Üsküdar 1.Ağır Ceza Mahkemesinin 19.02.2007 tarih ve 2007/97 Değişik iş sayılı kararının BOZULMASINA, sair işlemlerin mahallinde ifasına, dosyanın mahalli mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 30.10.2007 gününde oy birliği ile karar verildi.