YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/1818
KARAR NO : 2007/1554
KARAR TARİHİ : 03.05.2007
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 140 ada 5 parsel sayılı 23374.40 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı … adına tesbit edilmiştir. 140 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki davacı …, yasal süresi içinde çekişmeli taşınmazın 10.000 metrekare kısmının kendisine ait olduğu iddialarına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı tarafın kabulü nedeniyle kabulüne ve çekişmeli parselin davalı adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı … tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli bulunmamaktadır. 140 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tespit maliki olan davacı çekişmeli 140 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 10.000 metrekarelik kısmının adına tespiti gerektiği iddialarına dayanarak dava açmış, davalı ilk oturumda davayı kabul etmiş ise de, kabule konu taşınmaz bölümü hakkında kroki tanzim ettirilmemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık ortak sınıra ilişkin olup, dava 23370.40 metrekare yüzölçümünde olan çekişmeli taşınmazın 10.000 metrekare kısmına yöneliktir. Mahkemece, davanın davalının kabulü nedeniyle kabulüne ve çekişmeli taşınmazın davalı adına tespit ve tesciline şeklinde talep aşılarak ve çelişkili hüküm kurulmuştur. Kadastro hakimi, talep ve dava ile bağlı kalarak taraflar arasındaki çekişmeyi çözmek ve infazda tereddüt yaratmayacak şekilde açık ve çelişkisiz tescil hükmü oluşturmakla yükümlüdür. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için davacı, davalı, usulen belirlenecek mahalli bilirkişiler ve usulen bildirilecek taraf tanıkları ile uzman fen bilirkişi huzuruyla mahallinde keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte, davacının dava konusu ettiği kısım ile davalının davayı kabul ettiği yer ayrı ayrı taraflardan sorulup saptanarak uzman fen bilirkişisine işaret ettirilmelidir. Dava ve kabule ilişkin beyanların uyumlu olması halinde sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Dava ve kabule ilişkin beyanların uyumlu olmaması halinde, bilirkişi ve tanıklardan usulen sorularak ortak sınırın tespitine çalışılmalı ve sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Davacının temyiz itirazları bu nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 3.5.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.