YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2007/1778
KARAR NO : 2007/1477
KARAR TARİHİ : 30.04.2007
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay’ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında 108 ada 1 parsel sayılı ve 456.04 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ve davacı adına 1/2’şer paylı olarak tespit edilmiştir. Davacı, taşınmazın tamanının kendisine ait olduğuna dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın açılmamış sayılmasına ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının usulüne uygun olarak açıklamalı davetiye tebliğine rağmen ilk celseye gelmediği, dava sebep ve delillerini bildirmediğinden bahisle 3402 sayılı Kadastro Yasası’nın 28. maddesi uyarınca davasının açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de bu kabul dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacı duruşmadan haberdar olmadığı için duruşmaya gelmediğini temyiz dilekçesinde belirtmiştir. Tebliğ evrakından, davacı adına duruşma gününü bildiren açıklamalı davetiyenin Tebligat Yasası’nın 21. maddesine göre tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Tebligat Yasası’nın 21 ve Tebligat Tüzüğü’nün 28. maddesine aykırı olarak muhatabın adreste bulunmama nedeni en yakın komşusundan sorulup bu husustaki beyan, kimlik ve imzası alınmadan sadece köy muhtarına tebliğ ile yetinildiği görülmüştür. Yöntemine uygun şekilde tebligat ikmal edilmeden 3402 sayılı Yasa’nın 28. maddesine göre hüküm kurulması mümkün bulunmamaktadır. Usulsüz tebliğe dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 30.4.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.
…