YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2006/5445
KARAR NO : 2006/7516
KARAR TARİHİ : 24.11.2006
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
Nafaka hükmüne uymama suçundan sanık … hakkında aynı takip dosyasında ve aynı eylemi sebebiyle kesinleşmiş beraat kararı verildiğinden 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 223/7.maddesi gereğince davanın reddine dair, Kırıkkale İcra Mahkemesinin 04/04/2006 tarih ve 2005/721-2006/245 sayılı kararına karşı itiraz üzerine, itirazın kabulü ile önceki verilen hükmün kaldırılmasına ve üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin, Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesinin 14/06/2006 tarihli ve 2006/68 sayılı müteferrik kararını kapsayan dosya aleyhine … Bakanlığından verilen 03/08/2006 gün ve 36172 sayılı yazılı emrini içeren Yargıtay C.Başsavcılığının 08/09/2006 gün ve 2006/185383 sayılı tebliğnamesi ile dava dosyası daireye gönderilmekle incelendi.
Tebliğnamede, dosya kapsamına göre, sanık hakkında duruşma gününü bildirir meşruhatlı davetiye çıkarıldığı ve tebliğ edilmeksizin iade edildiği halde 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35.maddesine göre yeniden çıkarılan davetiyede, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 349.maddesinde belirtilen “duruşmaya gelmediğiniz takdirde yokluğunuzda yargılama yapılıp, hüküm verileceği tebliğ ve ihtar olunur” hususunu içerir meşruhat yer almaması karşısında, sanığın savunma hakkının kısıtlandığı ve itirazın bu yönden de kabulü gerektiği hususunun gözetilmemesinde,
Kabule göre de; sanığın nafaka hükmüne uymama eyleminden dolayı 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “hükmün gerekçesi ve hüküm fıkrasının içereceği hususlar” başlıklı 232.maddesinin 6.fıkrasında “hüküm fıkrasında, 223.maddeye göre verilen …ceza miktarının ….tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir” şeklindeki düzenleme karşısında, mahkemesince infazda tereddüt oluşturacak şekilde mahkumiyete esas sürenin net olarak belirtilmediği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden anılan hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca bozulması gereğine işaret edilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Ceza Genel Kurul’nun 25.04.2006 gün ve 2006/123-127 sayılı kararında da açıklandığı gibi, tazyik ve disiplin hapsi kararları 5271 sayılı CMK’nun 223.maddesi anlamında bir (mahkumiyet) hüküm niteliği taşımamaktadır. Tazyik hapsi 5271 sayılı CMK’un 2.maddesinde tanımlanan “disiplin hapsi” kavramı içinde kaldığı ve kısmi bir düzeni korumak amacıyla yaptırım altına alınmış olan fiil dolayısıyla verildiğinin belirtildiği,kişinin kendisinden beklenen yükümlülüğü yerine getirdiği takdirde de serbest kalacağı düzenlendiğine göre, belirli bir süreye kadar disiplin veya tazyik hapsine karar verilmesi 5271 sayılı CMK’nun 232/6.maddesine aykırılık teşkil etmeyecektir. Bu yönüyle tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiştir.
Sanık hakkında çıkarılan duruşma gününü bildirir meşruatlı davetiyenin tebliğ edilmeksizin iadesi üzerine 7201 sayılı tebligat Kanunu’nun 35.maddesine göre yeniden çıkarılan davetiyede 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 349.maddesinde belirtilen “duruşmaya gelmediğiniz takdirde yokluğunuzda yargılama yapılıp, hüküm verileceği tebliğ ve ihtar olunur.” hususunu içeren meşruhat yer almaması karşısında sanığın savunma hakkının kısıtlandığının kabul edilmesi gerekir. İtirazın bu yönden de kabulü gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
Bu nedenlerle, Yargıtay C.Başsavcılığının yazılı emre atfen düzenlediği tebliğname kısmen yerinde görülmekle, Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesinin 14.06.2006 tarihli ve 2006/68 müteferrik kararının BOZULMASINA, 24.11.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.