YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/499
KARAR NO : 2021/2381
KARAR TARİHİ : 23.03.2021
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme
Hüküm : TCK’nın 314/3 ve 220/7 maddeleri delaletiyle TCK’nın 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3, 58/9-7, 63 maddeleri gereği kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince kesin olarak verilen hüküm, 24.10.2019 tarihinde Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK’nın 286. maddesine eklenen üçüncü fıkradaki düzenleme gereğince temyiz yolunun açılması üzerine anılan Kanuna eklenen geçici 5. maddesinin 1/f bendinde belirtilen süre içerisinde temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve
kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine ancak;
1-) Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığında suçun “silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme” yerine “silahlı terör örgütüne üye olma” olma olarak gösterilmesi,
2-) Sanık hakkında belirlenen temel cezanın, suçun niteliği gereği artırılırken artırım oranı doğru yapıldığı halde uygulama maddesinin 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi yerine 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK’nın 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,
3-) Örgüt mensubu olmayan sanık hakkında TCK’nun 58/9-7 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanmayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle BOZULMASINA, ancak bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK’nın 303/1 maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığından “silahlı terör örgütüne üye olma” ibaresinin kaldırılarak yerine “silahlı terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etme” ibaresinin yazılması, hükmün üçüncü bendinden “3713 sayılı TMK’nun 5. maddesi” ibaresinin çıkarılarak yerine “3713 sayılı Yasanın 5/1. maddesi” ibaresinin yazılması ile hükmün “TCK’nın 58/9.maddesi uyarınca sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, sanık hakkında TCK 58/7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına,” ibareli altıncı bendinin tümüyle çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Kırıkkale 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 23.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.