YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2020/3979
KARAR NO : 2021/1950
KARAR TARİHİ : 04.03.2021

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 62, 53/1, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi uyarınca mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair kararın temyizen incelenerek bozulmasına karar
verilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan inceleme sonunda;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Bozmaya uyularak yapılan yargılamada, bozma ilamında belirtildiği şekilde aşamalarda etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini söyleyerek yurt müdürünün, yurtta görevli belletmenlerin ve telefonuna ByLock yükleyen şahsın isimlerini söyleyen sanığın ismini verdiği şahıslarla ilgili kolluk marifetiyle araştırma ve teşhis işlemi yaptırılarak bozma gerekleri yerine getirilmeden sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmamasına karar verilmesi karşısında; temyiz

aşamasında dosyaya gelen ve sanığın etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için ifade vermek istediğine dair 05.08.2020 tarihli dilekçesi de göz önüne alınarak yeniden duruşmada hazır edilip ayrıntılı şekilde beyanlarının alınması, verdiği bilgilerin doğruluk ve faydalılık durumlarının ilgili birimlerden sorularak bozma kararında belirtilen hususların titizlikle yerine getirilmesi sonrasında bu bilgilerin sanığın örgütte geçirdiği süre ve konumu itibariyle yeterli olup olmadığı ve hakkında 5237 sayılı TCK’nın 221. maddesinin 4. fıkrasının 2. cümlesinde yazılı etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı karar yerinde tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmekle, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebepten dolayı hükmün CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 3. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.