Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2019/8288 E. 2020/6095 K. 09.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/8288
KARAR NO : 2020/6095
KARAR TARİHİ : 09.12.2020

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 30.11.2018 (Asıl karar) – 31.10.2019 (Ek karar) tarih ve 2017/44 – 2018/199 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma, Silahlı terör örgütüne yardım 15.06.2016 (sanık … yönünden)
Hüküm : 1-Sanık … hakkında; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri gereği mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi,
2-Sanık … hakkında; TCK’nın 314/3 ve 220/7 maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/7, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 62/1. maddeleri gereği mahkumiyete dair istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanık … müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, İlk Derece ve Bölge Adliye Mahkemesinde, silahların eşitliği ve çelişmeli yargılama ilkesi doğrultusunda, savunmaya yeterli imkanın sağlanması ve bu hakkın etkin şekilde kullandırılmış olması, temyiz denetiminde sınırsız şekilde yazılı savunma imkanının kullanılabilme olanağının bulunması karşısında savunma hakkının kısıtlanması söz konusu olmadığından, 01.02.2018 tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 94. maddesi ile değişik CMK’nın 299/1. maddesi uyarınca takdiren REDDİNE,Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
İlk Derece Mahkemesinin kabulünde, sanık … hakkında yapılan değerlendirme kısmında 2. paragrafın “sanıklardan … ve…’nun… kesin kanıya ulaşmak mümkün olmamıştır.” şeklindeki bölümünün sanıkla ilgisi olmadığı anlaşılmakla, vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.