Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2019/7989 E. 2019/8446 K. 25.12.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/7989
KARAR NO : 2019/8446
KARAR TARİHİ : 25.12.2019

Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Mersin 7.Ağır Ceza Mahkemesinin 08.06.2018 tarih ve 2016/21 – 2018/340 sayılı kararı
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : A) …, ……ve … hakkında; TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet hükümlerine yönelik istinaf başvurularının esastan reddi.
B) Sanıklar … ve … hakkında: TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 3 ve 5/1, TCK’nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet hükümlerinin düzeltilerek istinaf başvurularının esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatları, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
A) Sanıklar …, …, … hakkında kurulan hükümler yönünden;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar ve müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
B) Sanıklar …, … ve … hakkında kurulan hükümler yönünden;
1- Sanık … hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin atılı suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında, ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock Tespit ve Değerlendirme Raporu getirtilmeye çalışılıp, Tespit ve Değerlendirme Raporunun temin edilememesi halinde sanığın teknik olarak bu programı kullandığının tespiti açısından HİS(CGNAT) ve HTS kayıtları üzerinde uzman bilirkişiye inceleme yaptırılarak ve ByLock IP’lerine bağlantı sağlandığı tarihlerde sanığın nerede bulunduğu tespit edilerek, ayrıca UYAP veri havuzunda sanık hakkında herhangi bir beyan yahut ifade olup olmadığı araştırılıp bulunması halinde beyan ve ifadelerin onaylı örneklerinin dosya arasına getirilip duruşmada sanık ve müdafiine okunarak, gerekirse ifade sahipleri tanık olarak dinlenildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz belgelere dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanık … hakkında kurulan hükmün incelenmesinde;
a) Sanığın kullandığı iddia edilen başkası adına kayıtlı telefon hattının, sanık tarafından kullanılıp kullanılmadığının teknik olarak tespiti için ilgili hat ile sanığın adına kayıtlı olup kullandığını beyan ettiği telefon hattının HTS kayıtları temin edilerek baz bilgileri de göz önünde bulundurulmak suretiyle bilirkişi raporu alınarak karşılaştırılması, ayrıca yine sanığın kullandığı iddia edilen ancak başkası adına kayıtlı telefon hattı ile görüşme yapan kişilerin tanık olarak beyanlarının alınmasından sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken,
b) Kabule göre de;
Gerekçeli kararda bahsi geçen tespit ve değerlendirme tutanağındaki bilgilerin sanığa ait olup olmadığının tespiti için, sanığa ait olduğu kabul edilen ID’yi eklemiş olduğu tespit edilen kişilerin kimler olduğu ve bu kişiler ile sanık arasında iletişim bulunup bulunmadığı araştırılmaksızın,
Sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz belgelere dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Sanık … hakkında kurulan hüküm yönünden;
Sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Anayasanın 138/1. maddesi hükmü, TCK’nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde; suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği tehlike ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı ile güttüğü amaç ve saik, örgüt içindeki konumu, kaldığı süre, faaliyetlerinin nitelik süreklilik ve çeşitliliği gözetilerek işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden TCK’nın 61/3 maddesine muhalefet edilerek yazılı şekilde fazla ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Mersin 7. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 25.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.