Yargıtay Kararı 16. Ceza Dairesi 2019/4585 E. 2021/3987 K. 16.06.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 16. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2019/4585
KARAR NO : 2021/3987
KARAR TARİHİ : 16.06.2021

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt
adına suç işlemek, 2911 sayılı Kanuna muhalefet,
Görevi yaptırmamak için direnmek, Terör örgütü
propagandası yapmak
Hüküm : 1-Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt
adına suç işlemek suçundan; TCK’nın 314/3 ve 220/6.
maddeleri yollamasıyla 314/2, 220/6, 31/3, 62, 63
maddeleri gereğince mahkumiyet,
2-Toplantı ve gösteri yürüyüşleri Kanununa muhalefet
suçundan; 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK’nın 31/3,
62 maddeleri uyarınca mahkumiyet,
3-Toplantı ve gösteri yürüyüşleri Kanununa
muhalefet suçundan; 2911 sayılı Kanunun 33/2 maddesi
atfı ile aynı Kanunun 32/1, TCK’nın 31/3, 62 maddeleri
uyarınca mahkumiyet,
4-Görevi yaptırmamak için direnme suçundan; 2911
sayılı Kanunun 32/2. maddesi yollamasıyla TCK’nın
265/1, 31/3, 62, maddeleri uyarınca mahkumiyet,
5-Terör örgütü propagandası yapma suçundan; 3713
sayılı Kanunun 7/2, TCK’nın 31/3, 62/1 maddeleri
uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet ve terör örgütü propagandası yapma suçlarından;
Suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın 25.04.2012 tarihinde kesinleştiği, suça sürüklenen çocuğun denetim süresi içinde 06.08.2012 tarihinde işlediği yeni suçtan dolayı kurulan hükmün kesinleştiğinin ihbar edilmesi üzerine hükmün açıklandığı, CMK’nın 231/8-c maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarih ile yeni işlenen suçun tarihi arasında zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede;
Suça sürüklenen çocuğa yükletilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst haddine göre, TCK’nın 66/1-2 ve 67/3. maddelerinde öngörülen kesintili zamanaşımı süresinin suç tarihi ile karar tarihi arasında gerçekleşmiş olduğu gözetilerek zaman aşımı nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının CMK’nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE,
2-Görevi yaptırmamak için direnme suçu yönünden,
Görevi yaptırmamak için direnme suçunun silahtan sayılan taş ile işlenmiş olmasına rağmen TCK’nın 265/4. maddesi gereğince cezanın artırılmaması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Suça sürüklenen çocuğa yüklenen suçun tarihi, işlenme yöntemi ve temel şekli itibariyle gerektirdiği cezaların süresine göre; hükümden önce 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında kaldığı ve anılan maddenin birinci fıkrasının “b” bendinde yer alan “kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilir” şeklindeki düzenleme karşısında; sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,
3-Terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçu yönünden;
Hükümden önce 25.07.2010 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6008 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ekli 2911 sayılı Kanunun 34/A maddesindeki yer alan “kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşlerine katılarak direnme suçunu veya katıldıkları toplantı ve gösteri yürüyüşleri sırasında propaganda suçunu işleyen çocuklar hakkında bu suçlara bağlı olarak ayrıca 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununun 2. maddesinin ikinci fıkrası hükmü uygulanmaz” şeklindeki düzenleme ve 30.04.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 8. maddesiyle 3713 sayılı Kanunun 7. maddesine eklenen 4. fıkra hükmü karşısında, suç tarihinde 18 yaşını doldurmayan suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı örgüt adına suç işleme suçundan cezalandırılmayacağının değerlendirilmesi gerektiği,

Kanuna aykırı olup, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, 16.06.2021 oybirliğiyle karar verildi.